Kullanım Kılavuzu
Neden sadece 3 sonuç görüntüleyebiliyorum?
Sadece üye olan kurumların ağından bağlandığınız da tüm sonuçları görüntüleyebilirsiniz. Üye olmayan kurumlar için kurum yetkililerinin başvurması durumunda 1 aylık ücretsiz deneme sürümü açmaktayız.
Benim olmayan çok sonuç geliyor?
Birçok kaynakça da atıflar "Soyad, İ" olarak gösterildiği için özellikle Soyad ve isminin baş harfi aynı olan akademisyenlerin atıfları zaman zaman karışabilmektedir. Bu sorun tüm dünyadaki atıf dizinlerinin sıkça karşılaştığı bir sorundur.
Sadece ilgili makaleme yapılan atıfları nasıl görebilirim?
Makalenizin ismini arattıktan sonra detaylar kısmına bastığınız anda seçtiğiniz makaleye yapılan atıfları görebilirsiniz.
  Atıf Sayısı 3
 Görüntüleme 28
Bulgaristan Türklerine uygulanan zorla isim değiştirme kampanyası ve Türk basını (aralık 1984-mart 1985)
2019
Dergi:  
RumeliDe Dil ve Edebiyat Araştırmaları Dergisi
Yazar:  
Özet:

Bulgaristan Komünist Parti yöneticileri 1984 yılının Aralık ayında ülkedeki toplam nüfusun yaklaşık olarak %10’unu oluşturan Türklerin yirmi gün içerisinde isimlerini zor kullanarak değiştirmek için büyük bir kampanya başlattı. Bulgaristan hükümeti bu kampanya ile Bulgaristan’daki Türk varlığını inkar ederek, Bulgaristan’ı sadece Bulgarların yaşadığı homojen bir ulus devlete dönüştürmek istiyordu. Zorla isim değiştirme kampanyası ilk önce güney Bulgaristan’da Türklerin yoğun yaşadığı bölgelerde başlatıldı ve çok kısa bir süre sonra orta ve kuzey Bulgaristan’da yaşayan tüm Türklerin isim değişikliği tamamlandı. Kampanya sürecinde Türklere, zorla isim değiştirme uygulamasını gönüllü olarak kabul ettiklerini beyan eden dilekçeler imzalatıldı. Dilekçeleri imzalamak istemeyen ve Bulgar komünist parti yetkililerine direnen Türkler, cezaevlerine ya da toplama kamplarına sürülmekte buralarda ağır hakaretlere ve işkencelere maruz kalmaktaydı. Türk kamuoyu Bulgaristan’da yaşananlardan ancak 1985 yılının Ocak ayında haberdar olabildi. Türk basını bu tarihten sonra Bulgaristan Türklerinin yaşadıkları haksızlıkları ve zulümleri sayfalarına taşıyarak kamuoyunun dikkatini Bulgaristan’daki Türklerin yaşadığı zulme çekmeyi başardı. Bu süreçte önceki yıllarda Türkiye’de kurulmuş olan göçmen dernekleri Bulgaristan’da yaşayan yakınlarının çektiği acıları devlet yetkililerine ve siyasi partilerin idarecilerine duyurmak için çeşitli ziyaretler yaptılar ve Türk kamuoyunun desteğinin kazanılmasında çok önemli bir rol oynadılar. Hükümet ilk günlerde Bulgaristan’da yaşananlar konusunda temkinli bir politika izledi ve konuyu kavga zeminine taşımadan, Bulgaristan hükümeti ile müzakereler yaparak çözmeyi amaçladı. Ancak Bulgaristan’ın uzlaşmaz tavrı ve ülkesindeki Türk varlığını inkara devam etmesi üzerine, Türkiye bu sorunu uluslararası platformlara taşıyarak çözmek için girişimlere başladı.

Anahtar Kelimeler:

Bulgarian campaign for the forced change of name and Turkish press (December 1984-March 1985)
2019
Yazar:  
Özet:

The Bulgarian Communist Party leaders launched a major campaign in December 1984 to change their names by hard use of Turks, which account for approximately 10% of the total population in the country within twenty days. The Bulgarian government, by denying the Turkish existence in Bulgaria with this campaign, wanted to turn Bulgaria into a homogeneous nation in which only Bulgarians live. The forced name change campaign was first launched in the areas where the Turkish people lived intensely in southern Bulgaria and very shortly after that the name change of all the Turkish people living in central and northern Bulgaria was completed. During the campaign, requests were signed to the Turks declaring that they voluntarily accept the application of forced change of name. The Turks who did not want to sign the requests and resist the Bulgarian Communist Party officials were thrown into prisons or gathering camps, where they were subjected to severe harassment and torture. The Turkish public could only be aware of the events in Bulgaria in January 1985. The Turkish press, after this date, was able to draw the attention of the public to the persecution that the Turkish people in Bulgaria experienced, by bringing on their pages the injustices and persecutions that the Bulgarian Turkish people experienced. In this process, immigrant associations founded in Turkey in the previous years made various visits to inform the suffering of their relatives living in Bulgaria to government officials and political parties and played a very important role in gaining the support of the Turkish public. The government followed a cautious policy on what was happening in Bulgaria in the first days and intended to resolve the issue by negotiating with the government without moving it to the ground of struggle. However, after Bulgaria continued to deny its discreet attitude and Turkish presence in its country, Turkey began efforts to solve this problem by bringing it to international platforms.

Anahtar Kelimeler:

Forced Name Change Campaign Applied To Turks In Bulgaria and Turkish Press (december 1984-march 1985)
2019
Yazar:  
Özet:

In December 1984, Bulgarian Communist Party leaders launched a major campaign to change the names of Turks, who make up about 10% of the country's population, by force within twenty days. With this campaign, the Bulgarian government denied the Turkish presence in Bulgaria and wanted to turn Bulgaria into a homogeneous nation state inhabited only by Bulgarians. The mandatory name change campaign was first started in areas where Turks live in southern Bulgaria, and then the name change of all Turks living in central and northern Bulgaria was complete. During the campaign, the Turks were forced to sign a petition stating that they voluntarily accepted the practice of forced name change.d in a very short time. The Turks who refused to sign the petitions and resisted Bulgarian communist party officials were deported to prisons or concentration camps. They were subjected to severe insults and torture. The Turkish public became aware of the events in Bulgaria only in the first week of January. After that date, the Turkish press carried the injustices and atrocities suffered by the Turks in Bulgaria to their pages. In this way, they managed to draw public attention to the persecution of the Turks in Bulgaria. Immigrant associations in Turkey took advantage of every opportunity they had during this period to announce the sufferings of their relatives living in Bulgaria to the Turkish authorities and the leaders of political parties and gained public support. The Turkish government initially pursued a cautious policy on what was happening in Bulgaria and aimed to resolve the issue without any controversy by negotiating with the Bulgarian government. However, because of Bulgaria's intransigence and ongoing denial of the Turkish presence in Bulgaria, Turkey made attempts to solve this problem by moving into the international platforms.

Anahtar Kelimeler:

Atıf Yapanlar
Dikkat!
Yayınların atıflarını görmek için Sobiad'a Üye Bir Üniversite Ağından erişim sağlamalısınız. Kurumuzun Sobiad'a üye olması için Kütüphane ve Dokümantasyon Daire Başkanlığı ile iletişim kurabilirsiniz.
Kampüs Dışı Erişim
Eğer Sobiad Abonesi bir kuruma bağlıysanız kurum dışı erişim için Giriş Yap Panelini kullanabilirsiniz. Kurumsal E-Mail adresiniz ile kolayca üye olup giriş yapabilirsiniz.
Benzer Makaleler
RumeliDe Dil ve Edebiyat Araştırmaları Dergisi

Alan :   Eğitim Bilimleri; Filoloji; Güzel Sanatlar; Sosyal, Beşeri ve İdari Bilimler

Dergi Türü :   Uluslararası

Metrikler
Makale : 2.664
Atıf : 2.587
2023 Impact/Etki : 0.203
RumeliDe Dil ve Edebiyat Araştırmaları Dergisi