Moğol İmparatorluğu’nun siyasî teşekkülünün ardıllarından Çağatay Hanlığı’nın nüfuzunu kaybettiği bir zamanda Emîr Timur Küregen b. Emîr Tarâgây tarafından kurulan ve onun ahfadı tarafından yönetilen Timurlular, Mâverâünnehr ve Horasan merkez olmak üzere geniş bir alanda hüküm sürmüşlerdir. Adını kurucusu Timur’dan alan bu devletin hükümdarları ve yöneticileri tarıma, ticarete, ilime, bilime, sanata, âlimlere, sanat ehline, mimarî çevre ve imar faaliyetlerine, İslâm dini ve din adamlarına, manevî bir hayat olan tasavvufa ilgi ve alaka göstermişlerdir. Türkler, Türkleşip Müslüman olmuş Moğollar, İranlılar, Araplar, Ermeniler gibi milletlerin dâhil olmasıyla meydana gelen Timurluların himayesinde bilim, kültür, sanat, fikir hayatının muhteşem bir inkişafı söz konusudur. Takribî yüz elli yıl kadar hâkimiyetini çok geniş bir alana ulaştıran Timur başta olmak üzere onun takipçileri Timurîler devrinde birçok hükümran devlet işlerinin yanı sıra bilimsel, sanatsal ve kültürel faaliyetleri destekleyip kalem ehli ile yakından alakadar olmuşlardır. Birçok kalem ehline hamilik yapmış Timur’un torunu, Gıyâseddîn Mîrzâ Bâysungur’un oğlu Ebu’l-Kâsım Bâbür Kalender Mîrzâ da her türlü sanatla uğraşan ilim sahibi insanları himaye etmiş ve meclisinde bulundurmuştur. İlmî ve edebî yönü oldukça yüksek bir devlet adamıdır. Tasavvuf içerikli Farsça şiirleri de vardır. Sanatsal ve kültürel faaliyetleri ile adından söz ettiren babası Mîrzâ Bâysungur döneminde doruğa ulaşan tasavvufî düşüncenin tesirinde kaldığı kaleme aldığı şiirlerinden anlaşılmaktadır. Bu çalışmada tasavvufun gelişim sürecine yer verilerek Timur soyundan olan Ebu’l-Kâsım Bâbür Kalender Mîrzâ’nın şiirleri aracılığıyla tasavvufa ilgisi ve şiirlerinde tasavvufî söylem hususu araştırmacıların dikkatine sunulacaktır
Alan : Filoloji; Sosyal, Beşeri ve İdari Bilimler
Dergi Türü : Uluslararası
Benzer Makaleler | Yazar | # |
---|
Makale | Yazar | # |
---|