Views
39
Downloands
11
Millî Mücadele döneminde temelleri atılan Türk-Sovyet dostluğu yapılan antlaşmalar ve karşılıklı ziyaretlerle giderek güçlenmiştir. 1930 yılından itibaren Türkiye’nin Batı’yla münasebetlerini düzeltmek hususundaki faaliyetleri, Sovyet Rusya’da endişe yaratmaya başlamıştır. Nitekim Uzakdoğu’da Japonya ile gerginlik yaşayan, her an Batılı devletler tarafından saldırıya uğrayacağı endişesi taşıyan Sovyet Rusya, böyle bir dönemde yakın ilişkiler içerisinde olduğu Türkiye’yi kaybetmek niyetinde değildir. Bu yüzden Hariciye Komiseri Litvinov, Türk-Sovyet dostluğunu güçlendirmek ve Türkiye’nin Sovyet Rusya’dan yana politika gütmesine tesir etmek amacıyla İsmet Paşa’yı ülkesine davet etmiştir. Yapılan daveti kabul eden İsmet Paşa kalabalık bir heyetle Sovyet Rusya’ya gitmiştir. İki ülke arasında Sovyet topraklarında ilk kez üst düzeyde yüz yüze görüşmeler yapılmıştır. Bu dönemde Türkiye’nin politikası “Sovyetlerle iş birliğine evet, Komünizme hayır” olmuştur. Buna karşın Sovyet Rusya’nın ise Türkiye’ye ekonomik, teknolojik ve askeri üstünlüğünü gösterip Batıya ihtiyacı olmadığını hissettirmek ve en büyük müttefiki konumundaki kendi yanında tutmak yönündedir. Söz konusu seyahat siyasi, ticari ve iktisadi alanlarda önemli faydalar sağlaması yanında, iki ülkenin birbirlerine karşı duydukları güvenin artması ve ilişkilerin pekiştirilmesine de tesir etmiştir. Çalışmanın amacı, Cumhuriyet’in ilk yıllarında iki ülke arasındaki ilişkileri 1932 senesinde gerçekleşen resmi seyahat bağlamında incelemektir. Bu bağlamda makalede yaklaşık iki hafta süren seyahat ve sonuçları değerlendirilmiştir. Çalışmada başta Türk basını olmak üzere Rusya Devlet Sosyo-Politik Tarih Arşivi ve Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanlığı Devlet Arşivleri Başkanlığı Cumhuriyet Arşivi’nden istifade edilmiştir.
The Turkish-Soviet friendship, which was founded during the period of national struggle, was increasingly strengthened by treaties and mutual visits. Since the 1930s, Turkey’s activities on repairing its relations with the West have begun to raise concern in Soviet Russia. In fact, the Soviet Russia, which is in tension with Japan in the Far East and is concerned that it will be attacked by Western states at any time, does not intend to lose Turkey, which is in close ties in such a period. Therefore, Foreign Commissioner Litvinov invited Ismet Pasha to his country in order to strengthen the Turkish-Soviet friendship and to put Turkey in the policy of the Soviet Russia. Mr. Pasha, who accepted the invitation, went to Soviet Russia with a crowded delegation. For the first time in the Soviet territory between the two countries have been held face-to-face talks. In this period, Turkey’s policy was “Yes to cooperation with the Soviets, No to Communism.” Nevertheless, the Soviet Russia is about to demonstrate its economic, technological and military superiority over Turkey and to make it feel that the West does not need it and to keep it on its side as its greatest ally. As well as providing significant benefits in political, commercial and economic areas, the travel has also led to the increased confidence of the two countries in each other and the strengthening of the relations. The aim of the study is to explore the relations between the two countries in the context of the official travel that took place in 1932. In this context, the article assessed the travel and results of approximately two weeks. The study was primarily from the Russian State Social-Political History Archive and the Republic of Turkey Presidential State Archives of the Republic of Turkey.
Field : Sosyal, Beşeri ve İdari Bilimler
Journal Type : Ulusal
Article Detail 
Similar Articles
Download PDF
Journal Information
Listen Paper
Cite
Print This Page
Share
Mendeley
