Görüntüleme
102
İndirme
51
Rus Bolşevik Devrimi, I. Dünya Savaşı’nın kaderini belirleyen etkenlerden biri olmuştur. Sovyetler Birliği’nin oluşmasına yol açan bu devrim, Rus İmparatorluğu'nun izlediği iç ve dış politikayı radikal anlamda değiştirmiş, bölge jeopolitiği açısından yeni bir dönemi başlatmıştır. Aynı dönemde Osmanlı İmparatorluğu otoritesinden ayrı olarak emperyalist güçlere karşı ulusal kurtuluş mücadelesini başlatan Ankara Hükümeti ise "Misak-ı Milli” programı çerçevesinde hareket etmişti. Bu bağlamda ortak düşman olarak algılanan İtilaf devletlerine karşı verilen varoluş mücadelesi Türk-Rus işbirliğini gündeme getirmişti. Bu çalışmadaki amaç 1917-1925 yılları arasında SSCB-Türkiye ilişkilerinin başlangıç dönemini ve her iki ülke açısından yarattığı etkileri Türk diplomatların perspektifinden değerlendirmektir. Çalışmada, 1917- 1925 yılları arasında Türk-Rus ilişkilerinin seyri ve Türk diplomatların Bolşevizm'e bakışı, diplomatların hatıratları ve araştırma eserler ile realizm ve jeopolitik determinist teorilerin ışığında içerik analizi metoduyla değerlendirilecektir.
The Russian Bolshevik Revolution was one of the factors that determined the fate of the First World War. This revolution, which led to the formation of the Soviet Union, radically changed the internal and foreign policy followed by the Russian Empire, initiating a new period in terms of geopolitics in the region. In the same period, the Ankara government, which began the national liberation struggle against the imperialist powers separately from the Ottoman Empire authority, had acted within the framework of the "Misak-i Milli" program. In this context, the existence struggle against the Opposition states, which is considered a common enemy, has led to the agenda of Turkish-Russian cooperation. The aim of this study is to evaluate the beginning period of the USSR-Turkey relations between 1917 and 1925 and the effects it has created in terms of both countries from the perspective of Turkish diplomats. The study will evaluate the course of the Turkish-Russian relations between 1917 and 1925 and the view of Turkish diplomats on Bolshevism, the memories of diplomats and research works, and the realism and geopolitical determinist theories in light of the content analysis method.
Alan : Sosyal, Beşeri ve İdari Bilimler
Dergi Türü : Ulusal
Makale Detay 
Benzer Makaleler
Dergi Bilgisi
Eseri Dinleyin
Alıntı Yap
Bu Sayfayı Yazdırın
Paylaş
Mendeley
