Yaşamöyküsü, sanat ve yazın tarihi boyunca hem anlatı türü olma özelliği hem de sinema, tiyatro gibi farklı sanat dallarına uygulanabilirliği açısından etkili anlatı türlerinden biri olmuştur. Ancak tarih, sanat hatta bilim gibi birçok kavramın gerçekliğinin sorgulandığı postmodern çağda, yaşamöyküsünün gerçek ve kurgu arasında gidip gelen belirsiz bir alana doğru evirildiği görülür. Yapıtlarında genellikle polisiye, macera ve kara roman gibi türleri tek bir potada eriterek melez bir tür ortaya koyan çağdaş Fransız edebiyatı yazarlarından Jean Echenoz, ünlü besteci Maurice Ravel'in yaşamından yola çıkarak yazdığı Ravel adlı romanla birlikte kurmaca yaşam öykülerine yönelir ve iki yıl arayla üç kurmaca yaşam öyküsü yayımlar. Echenoz, müzisyen Ravel’in yaşamına dair birçok unsura yer verdiği Ravel adlı romanda, sanatçının kişiliği ile özdeşleşmiş pek çok özelliği aktarır: Ravel’in çok sigara içmesi, uykusuzlukları, aşırı detaycılığı, kıyafetlerine gösterdiği özen, deniz aşırı ülkelere yaptığı seyahatler, ilişkileri, geçirdiği trafik kazası ve rahatsızlıkları.Yazar, ünlü besteci Ravel'in yaşamına dair bazı gerçek unsurları kullanmasına rağmen, bu yapıtın pek çok kurgusal özellik barındırdığını belirtmek gerekir. Bu çalışmada, Jean Echenoz'un Ravel adlı yapıtında ünlü besteci Maurice Ravel'i nasıl yansıttığı, yazarın, gerçek ile kurgu arasındaki ince çizgiyi korumaya çalışarak nasıl bir kurmaca yapıt ortaya koyduğu incelenmiştir. Geleneksel yaşamöyküsü ve kurmaca yaşamöyküsü arasındaki farklara dikkat çekilen ve karşılaştırmalı bir yaklaşımla ele alınan çalışma, yazarın romanının yapısını nasıl kahramanın kişilik özellikleriyle bütünleştirdiğini göstermesi açısından ilginçtir.
Benzer Makaleler | Yazar | # |
---|
Makale | Yazar | # |
---|