Türk yazı dili 8. yüzyılda yazılan Orhon Yazıtları ile başlar, Eski Türkçe adını verdiğimiz bu dönemde Köktürk lehçesi, Eski Kırgız lehçesi ve Eski Uygur lehçeleri edebi dil olarak karşımıza çıkmaktadır. 10. Yüzyılın sonuna kadar devam eden Eski Türkçe, 11. Yüzyılda yerini Karahanlı lehçesine bırakmıştır. 13. Yüzyılın başında Türk dili iki farklı coğrafyada yazı dili olarak karşımıza çıkmaktadır. Batıda Batı Türkçesi adı verilen Oğuzca, Doğuda ise Kuzey-Doğu Türkçesi adı verilen Harezm ve Kıpçak lehçeleri görülmektedir. Gülistan Tercümesi, 14. yüzyılda Seyf-i Sarâyî tarafından Kıpçak lehçesine tercüme edilmiştir. Sa’di’nin Bostan isimli eseri ile birlikte dünya klasikleri arasına giren eser, dünyada pek çok dile tercüme edilmiştir. Gülistan Tercümesi, Ali Fehmi Karamanlıoğlu tarafından giriş, metin ve dizin olmak üzere neşredilmiştir. Çalışmamız ilgili neşre dayanmaktadır, bu neşirdeki fiilden türemiş fiiller tespit edilmiş, tespit edilen fiillerin anlamları, kökenleri ve örnekleri verilmiştir. Ayrıca bazı fiiller ile ilgili bazı değerlendirmeler de yapılmaya çalışılmıştır. Değerlendirmeler yapılırken EDPT, OTWF, DTS temel kaynaklar olarak seçilmiş, bunların yanında Eski Türkçede Fiiller adlı eser (Demirci 2016) ve Harezm Türkçesinde Fiiller (Toprak 2005) adlı eserler de yardımcı kaynaklar olarak kullanılmıştır.
Journal Type : Uluslararası
Relevant Articles | Author | # |
---|
Article | Author | # |
---|