Başarılı teknoloji edinimi firmaların rekabet güçlerini, ekonomik ve çevresel performanslarını belirgin bir biçimde etkilemektedir. İklim değişikliği literatüründe ise teknoloji kavramı iklim değişikliği ile mücadelede çok hayati bir araç olarak belirmektedir. Sanayi sektörünün küresel emisyonlara olan büyük etkisi ve emisyon azaltımı hususunda büyük potansiyeli göz önüne alındığında, bu sektörde gerçekleşecek başarılı teknoloji ediniminin emisyon azaltımına ve iklim değişikliği ile mücadeleye katkı sağlayacağı açıktır. Fakat birçok politik ve sosyal çabaya rağmen faydaları son derece aşikâr olan enerji verimliliğine yönelik teknolojilerin bile sanayi sektöründe yaygınlaştığı söylenememektedir. Teknoloji edinim süreci önündeki engeller ne tam anlamıyla aşılabilmekte ne de teşvik unsurlarına tam olarak eğilinmektedir. Firmaların temiz teknoloji edinimini etkileyen değişkenlerin önemine dikkat çeken yeni ve daha etkili yollar bulunmalıdır. Bu bağlamda teknoloji ediniminin nasıl ve neden gerçekleştiğinin ve bu sürecin belirleyicilerinin tespit edilmesi ve öneminin anlaşılması örgütsel hedeflere ulaşmada ve edinimi daha etkili hale getirmede yüksek öneme sahiptir. Bu çalışmada doğası gereği sosyal etkileri yüksek, karmaşık ve gelişmeye açık bir konu olan ve “kirliliğin oluşmadan önlenmesini sağlayan teknolojiler” olarak tanımlanan temiz teknolojilerin edinim sürecini sanayi sektörü özelinde teknolojik, örgütsel ve çevresel faktörler açısından ortaya koyan bir model geliştirilmiştir. Model aracılığıyla bugüne kadar üzerinde çok az çalışılan bir konu olan firma düzeyinde temiz teknoloji ediniminin dinamikleri teknolojik, örgütsel ve çevresel değişkenler açısından tespit edilmeye çalışılmakta, temiz teknolojilerin yapısı göz önüne alınarak belirlenen değişkenlerin edinim sürecini nasıl etkileyebileceklerine ilişkin öngörüler oluşturulmaktadır.
Benzer Makaleler | Yazar | # |
---|
Makale | Yazar | # |
---|