Eski Türk Yazıtlarının ilk defa bir eserde konu edilmesi 13. yüzyıla tekabül etse de bilim dünyasının dikkatlerinin bu yöne çevrilmesi ancak altı yüzyıl sonra gerçekleşmiştir. Bölgeye gerçekleştirilen araştırma gezileri sonucunda, özellikle de söz konusu alana bu amaçla ilk giden Fin ve Rus heyetlerinin çalışmaları neticesinde Yenisey yazıtları ile Köl Tigin ve Bilge Kağan yazıtlarının bulunması Türk dilinin tarihini belirleme bakımından son derece etkili olmuştur. Bunun ardından keşfedilen yazıtların elde edilen mükemmel kopyalarını okuma yarışı başlamıştır. Aslında bu yarış, V. Radlov ve V. Thomsen arasında geçmiştir. V. Thomsen 15 Aralık 1893 tarihinde yazıtları okumayı başardığını ilim âlemine ilân etmiştir. V. Radlov ise ilk yayınını biraz aceleyle Thomsen’den daha önce, 1894 yılında gerçekleştirmiştir. Radlov 1894 yılında ayrı ayrı üç fasikül halinde yayımladığı çalışmasını 1895 yılında tek cilt olarak ortaya koymuştur. Bu arada V. Thomsen, yazıtları okumasından üç yıl sonra, 1896 yılında Köl Tigin ve Bilge Kağan üzerine ilk yayınını yapmıştır. Ardından 1897 yılında V. Radlov’un söz konusu iki yazıt üzerine yeni bir yayın ortaya koymuştur. 1897 yayınında Radlov’un, 1894 yılında yayımladığı metin ve sözlükte birtakım değişikliklere gittiği görülür. Çalışmamızda V. Radlov’un 1897 yılına ait yayınındaki sözlük Türkçeye çevrilmiş, ayrıca bizzat yazarın dikkat çekmek istediği örnekler üzerinde kendisinden sonraki okuyuşlar da dikkate alınarak bir değerlendirme yapılmaya çalışılmıştır. Burada özellikle V. Radlov ve V. Thomsen’in ardından Türkiye’de yapılan yayınlardaki okuyuşlar ve anlamlandırmalar dikkate alınarak karşılaştırılmıştır.
The first submission of Ancient Turkish Writings in a work corresponds to the 13th century, but the attention of the scientific world is turned to this direction only six centuries later. As a result of the research trips conducted to the region, especially the work of the first Finnish and Russian delegations to go to the area for this purpose, the presence of Yenisey writings and Köl Tigin and Wisge Kağan writings has been extremely effective in terms of determining the history of the Turkish language. After that, the competition began to read the perfect copies of the discovered texts. In fact, this race passed between V. Radlov and V. Thomsen. V. Thomsen declared that he was able to read the writings on December 15, 1893. and V. Radlov made his first publication a bit faster before Thomsen, in 1894. Radlov revealed his work in 1894 in three separate phasicles as a single leather in 1895. Meanwhile, three years after reading the writings, V. Thomsen made his first publication on the Köl Tigin and the Wisdom Kağan in 1896. Then in 1897 he published a new publication on V. Radlov’s two subjects. In the 1897 publication it is seen that Radlov's 1894 text and dictionary had some changes. In our study, the dictionary in V. Radlov's 1897 edition was translated into Turkish, and the examples of the writer himself wanted to attract attention were also tried to be evaluated by taking into account his subsequent readings. Here, especially after V. Radlov and V. Thomsen, readings and interpretations in publications in Turkey are compared with consideration.
Alan : Filoloji; Sosyal, Beşeri ve İdari Bilimler
Dergi Türü : Ulusal
Benzer Makaleler | Yazar | # |
---|
Makale | Yazar | # |
---|