Kullanım Kılavuzu
Neden sadece 3 sonuç görüntüleyebiliyorum?
Sadece üye olan kurumların ağından bağlandığınız da tüm sonuçları görüntüleyebilirsiniz. Üye olmayan kurumlar için kurum yetkililerinin başvurması durumunda 1 aylık ücretsiz deneme sürümü açmaktayız.
Benim olmayan çok sonuç geliyor?
Birçok kaynakça da atıflar "Soyad, İ" olarak gösterildiği için özellikle Soyad ve isminin baş harfi aynı olan akademisyenlerin atıfları zaman zaman karışabilmektedir. Bu sorun tüm dünyadaki atıf dizinlerinin sıkça karşılaştığı bir sorundur.
Sadece ilgili makaleme yapılan atıfları nasıl görebilirim?
Makalenizin ismini arattıktan sonra detaylar kısmına bastığınız anda seçtiğiniz makaleye yapılan atıfları görebilirsiniz.
  Atıf Sayısı 7
 Görüntüleme 85
 İndirme 30
Kazan-tatar Türklerinin Halk Anlatılarında ‘yılan’, ‘ejderha’ ve ‘yuha’
2020
Dergi:  
Türk Dünyası Araştırmaları
Yazar:  
Özet:

Kazan-Tatar Türklerinin gelenekli anlatı türlerinde mitolojik hayvanlara sıkça rastlanmaktadır. Destan, efsane ve özellikle masallarda zengin bir yer tutan bu hayvanlar, mitolojik inanışlarla yüklenen sembolik anlamlar ve işlevleri ile dikkat çekmektedir. Bu anlatılarda ve özellikle de masallarda hayvanlar, genelde insanlar gibi düşünen ve konuşan olağanüstü güçlere sahip varlıklar olarak görülmektedir. Genellikle insan gibi tasavvur edilmekte, bazen insandan da akıllı varlıklar olduğuna inanılmaktadır. İnsan hayatında özel bir yer edinen bu hayvanlar, ekseriyetle insanlara yardım eden, yol gösteren birer dost olarak kabul edilmektedir. Kazan-Tatar Türklerinin söz konusu halk anlatılarında görülen mitolojik hayvanlar arasında yılanın özel bir yere sahip olduğu anlaşılmaktadır. Mitolojik dönemden günümüze kadar sözlü kültürde yılan, genellikle olumlu özellikleriyle yer alır. Çağlar boyunca ona yüklenen sembolik anlamları bakımından da dikkat çekicidir. Yılanın “koruyucu” olduğuna inanmanın kökleri, mitolojik hayat / dünya ağacını koruduğu inanışına dayanır. “Koruyucu” olduğuna inanılması; zamanla “sağlık”, “mutluluk”, “uğur” ve “bereket” anlamları kazanmasına vesile olmuştur. Yer-su kültürü ile de ilişkilendirilen yılanın “suların iyesi” olarak kabul edilmesi yine “koruyucu” özelliğiyle ilişkilidir. Genellikle sağlığı simgeler. “Yenilenme”, “yeniden canlanma”, “ölümsüzlük”, “gençlik” gibi anlamları da “sağlık” anlamıyla ilişkilidir. Azerbaycan’da yılan “ev iyesi” olarak kabul edilmektedir. Anadolu’da, her evin bir koruyucu yılanı bulunduğuna inanılması da yılanın “ev iyesi” olduğu inancından kaynaklanmaktadır. “Ev iyesi”, “ev meleği”, “ev yılanı” gibi adlar verilen koruyucu yılanın, özellikle de ak renkli yılanın, atalar tarafından gönderildiğine inanılmaktadır. Koruyucu yılanın eve bereket, huzur, mutluluk ve uğur getireceği inanışı da Türk Dünyası’nda yaygındır. Koruyucu yılana dokunulmaması, onun korkutulmaması veya öldürülmemesi, aksi takdirde uğursuzluk geleceği inanışı günümüzde de genel kabul görmektedir. Türk kültüründe ve kadim Türk inanışlarında yılan ve kam / şaman arasında sıkı bir bağlantı kurulmaktadır. Şamanın yer altı yolculuğunda, şamana yardım ettiği düşünülen yılan; şaman giysisinde, şaman başlığında ve şaman davulunda önemli bir figür olarak yer almaktadır. Mitolojik dönemden günümüze kadar çeşitli anlamlar yüklenen yılan, Kazan-Tatar Türkleri tarafından, yaşadıkça güçlenen ve zaman içinde farklı şekillere dönüşebilen olağanüstü bir varlık olarak kabul edilmektedir. Yılanın dönüşüm sürecinin dört döneme ayrıldığına inanan Kazan-Tatar Türkleri, yılanın bir yaşından sekiz yaşına kadarki dönemine “Heyat”, sekiz yaşından yüz yaşına kadarki dönemine “Efgıy”, yüz yaşından bin yaşına kadarki dönemine “Ajdaha” ve bin yaşından sonraki dönemine ise “Yuha” adlarını vermektedir. Renkleri, nitelikleri ve işlevleri bakımından çeşitli özellikler taşıyan yılana, dönüşüm sürecinin her birinde yeni işlevler yüklenmektedir. Bu makalede, Kazan-Tatar Türklerinin halk inanışlarında önemli bir yeri bulunan yılanın özellikle “ejderha”ya ve nihayet “yuha”ya dönüşümüyle ilgili kabullerin halk anlatılarına nasıl yansıtıldığının örneklerle ortaya çıkarılması, söz konusu bu inanışların mitik özelliklerinin ve işlevlerinin incelenmesi amaçlanmaktadır.

Anahtar Kelimeler:

Kazan-tatar In The People's Interpretations Of The Turks 'yilan', 'ejderha' and 'yuha'
2020
Yazar:  
Özet:

In the traditional narrative species of Kazan-Tatar Turks, mythological animals are often found. These animals, which hold a rich place in fiction, legend, and especially fairy tales, are attracted by their symbolic meanings and functions loaded with mythological beliefs. In these stories, and especially in the fairy tales, animals are often seen as beings with extraordinary powers that think and speak like humans. They are often imagined as humans, and sometimes it is believed that there are intelligent beings from humans. These animals, which have a special place in human life, are considered as a friend who helps and guides people. It is clear that the serpent has a special place among the mythological animals seen in the Kazan-Tatar Turkish people's stories. From the mythological period to the present day, the serpent in the verbal culture is often present with its positive characteristics. It is also remarkable in terms of the symbolic meanings charged with it throughout the ages. The roots of the belief that the serpent is "protectional" are based on the belief that it preserves the mythological life/world tree. His belief that he is "protectional" has been the opportunity to gain the meanings of "health", "happiness", "happiness" and "blessness" over time. The recognition of the serpent as "the good of the water" associated with the earth-water culture is also associated with its "protectional" character. It is usually a symbol of health. The meanings such as “Renewal”, “Renewal”, “Immortality”, “Youth” are also related to the meaning of “health”. In Azerbaijan, the serpent is regarded as the "home good". In Anadolu, the belief that every house has a protective serpent is also derived from the belief that the serpent is "home good". It is believed that the protective serpent given the names such as "home good", "home angel", "home serpent" was sent by the ancestors, especially the sharp-colored serpent. The belief that the protective serpent will bring to the house blessing, peace, happiness and happiness is also widespread in the Turkish world. The belief that the protective sheep is not touched, that it is not scared or killed, otherwise the belief that the future of misfortune is generally accepted today. In the Turkish culture and in ancient Turkish beliefs, a close connection is established between the serpent and the kam/shaman. In Shaman's subterranean journey, the serpent, which is thought to help Shaman, is placed as an important figure in Shaman's clothes, Shaman's head and Shaman's bubble. From the mythological period to the present day, the serpent is considered by the Kazan-Tatar Turks as an extraordinary creature, which has been strengthened with life and can be converted into different forms over time. The Kazan-Tatar Turks, who believe that the transformation process is divided into four periods, give the period of the serpent "Heyat" from one age to eight years old, "Efgıy" from eight years old to a hundred years old, "Ajdaha" from a hundred years old to a thousand years old, and the period after a thousand years old, "Yuha". The cranberry, which has various characteristics in terms of its colors, qualities and functions, is charged with new functions in each of the conversion processes. In this article, the aim of the Kazan-Tatar Turks is to reveal with examples of how the acceptance of the serpent, which has an important place in the popular beliefs, in particular the "ejderha" and eventually the "yuha" conversion is reflected in the popular stories, to study the mythical characteristics and functions of these beliefs.

Anahtar Kelimeler:

Atıf Yapanlar
Dikkat!
Yayınların atıflarını görmek için Sobiad'a Üye Bir Üniversite Ağından erişim sağlamalısınız. Kurumuzun Sobiad'a üye olması için Kütüphane ve Dokümantasyon Daire Başkanlığı ile iletişim kurabilirsiniz.
Kampüs Dışı Erişim
Eğer Sobiad Abonesi bir kuruma bağlıysanız kurum dışı erişim için Giriş Yap Panelini kullanabilirsiniz. Kurumsal E-Mail adresiniz ile kolayca üye olup giriş yapabilirsiniz.
Benzer Makaleler






Türk Dünyası Araştırmaları

Alan :   Eğitim Bilimleri; Sosyal, Beşeri ve İdari Bilimler

Dergi Türü :   Ulusal

Metrikler
Makale : 479
Atıf : 556
© 2015-2024 Sobiad Atıf Dizini