1930 yılı Türkiye için birkaç nedenle gerçek dönüm noktalarından biri olarak tanımlanabilir. Kemalist iktidarın radikal dini reformları ve ekonomik krizin toplumsal hoşnutsuzluğu derinleştirmesi, ülkeyi iki temel noktada değişime zorlamıştır: Ekonomide devletçilik ve çoğulcu bir siyasal sistem. Bizzat Mustafa Kemal‟in emriyle kurulan Serbest Cumhuriyet Fırkası, söz konusu iki temel yönelimin bir arada yürütülmesini öngören siyaset mühendisliği ürünü olarak, 12 Ağustos‟ta tarih sahnesindeki yerini aldı. Ancak, Fethi Okyar‟ın İzmir‟de kutsal bir kurtarıcı gibi karşılanması, bütün öngörüleri alt-üst etmiştir. Cumhurbaşkanı anında tarafsızlığını bozarak, Halk Fırkası‟ına bağlılığını vurgulamak zorunda kalır ve Mustafa KemalFethi Okyar rekabeti yerel seçimlere damgasını vurur. Her türlü hukuksuzluk ve devlet zorunun meşrulaştırıldığı seçimlerde muhalefet yine de başarılı sonuçlar alır. Serbest Fırka 17 Kasım‟da aniden feshedilmesine rağmen, parti tabanı aylar boyunca varlığını sürdürecektir. Toplumsal muhalefetin sindirilmesi, sıra dışı mehdici bir isyana verilen orantısız cevaba rağmen mümkün olmamıştır. Manisa‟dan başlayıp, 23 Aralık 1930‟da Menemen‟de sonlanan bu isyan seli, bir yedek subayın katledilmesiyle iktidarı derinden sarsmıştır. Olay sonrasında meydanlara kurulan darağaçları, muhalefet koalisyonunu parçalayan eşsiz bir « korku mühendisliğidir ». Böylece liberalizm kavramı sözlüklerde adeta şiddetle eşanlamlı hale gelir ve liberal muhalifler irtica korkusuyla susturulur
Field : Sosyal, Beşeri ve İdari Bilimler
Journal Type : Uluslararası
Relevant Articles | Author | # |
---|
Article | Author | # |
---|