Kilikya; Akdeniz’e uzanan dağları, ovaları, vadileri, nehirleri, geçitleri ve yüksek platoları ile coğrafî bir çeşitliliğe sahiptir. Ayrıca, bölgenin Anadolu ve Suriye arasında bir köprü oluşturan konumu yanında, doğal zenginlik kaynakları da onun sosyal, ekonomik, kültürel, askerî ve siyasal gelişimine yön vermiştir. En eski çağlardan itibaren, Anadolu-Mezopotamya ilişkilerinde belirleyici bir rol oynadığı anlaşılan Kilikya, Asurluların Anadolu politikalarının belirlenmesi ve uygulanmasında da, vazgeçilmez bir yere sahip olmuştur. İşte bu çalışmamızda, M.Ö. I. bin yıl Asur-Anadolu ilişkilerinde, Kilikya’nın yerini ve önemini gözler önüne sermeye çalışacağız.
Kilikya has a geographical diversity with its mountains, ovals, valleys, rivers, passes and high plates that extend to the Mediterranean. In addition to the location of the region that forms a bridge between Anatolia and Syria, natural wealth resources have also directed its social, economic, cultural, military and political development. Since the earliest times, Kilikya, which appears to have played a decisive role in the Anatolian-Mezopotamia relations, has also had an indispensable place in the determination and implementation of the Anatolian policies of the Asur. That’s what we do, M. In the first thousand years of Asur-Anadolu relations, we will try to highlight the place and importance of Kilikya.
Dergi Türü : Uluslararası
Benzer Makaleler | Yazar | # |
---|
Makale | Yazar | # |
---|