Kullanım Kılavuzu
Neden sadece 3 sonuç görüntüleyebiliyorum?
Sadece üye olan kurumların ağından bağlandığınız da tüm sonuçları görüntüleyebilirsiniz. Üye olmayan kurumlar için kurum yetkililerinin başvurması durumunda 1 aylık ücretsiz deneme sürümü açmaktayız.
Benim olmayan çok sonuç geliyor?
Birçok kaynakça da atıflar "Soyad, İ" olarak gösterildiği için özellikle Soyad ve isminin baş harfi aynı olan akademisyenlerin atıfları zaman zaman karışabilmektedir. Bu sorun tüm dünyadaki atıf dizinlerinin sıkça karşılaştığı bir sorundur.
Sadece ilgili makaleme yapılan atıfları nasıl görebilirim?
Makalenizin ismini arattıktan sonra detaylar kısmına bastığınız anda seçtiğiniz makaleye yapılan atıfları görebilirsiniz.
 Görüntüleme 16
 İndirme 3
İlimler Tasnifi ve Tarihi Açısından Taşköprülüzâde’ye Göre Fıkıh ve Fıkıh Usûlü İlimleri
2022
Dergi:  
Tasavvur / Tekirdağ İlahiyat Dergisi
Yazar:  
Özet:

Tercüme faaliyetleriyle birlikte ilimler tasnifine dair eserlerle karşılaşan İslam âlimleri, ilimleri çeşitli açılardan tasnife tabi tutarak kendi tasnif gele-neklerini oluşturmuşlardır. Akıl ve vahiy arasındaki irtibatı dikkate alarak ilimleri konumlandıran, ilimler arasındaki hiyerarşiye ve ilişkiye işaret eden bu tasnifler yaslandıkları ilim anlayışını da yansıtmaktadır. Bu bağlamda bir tarafta İslam filozoflarının bir tarafta İslam âlimlerinin ortaya koyduğu temelde iki farklı tasnif geleneğinden söz edilebilir. 16. yy. Osmanlı âlimlerinden Taşköprülüzâde (v. 958/1561) bu noktada her iki gelenekten de yararlanarak kendisinden sonrayı etkileyen orijinal bir ilimler tasnifi sunmuştur. İlimler tasnifini aynı zamanda bir ilim dalı olarak da gören Taşköprülüzâde, başta Miftâhu’s-saâde isimli eseri olmak üzere bu alanda dört kıymetli eser telif etmiştir. Bu eserler ilimler tasnifinin yanı sıra ilimler tarihine dair de zengin malumat içermektedir. Fıkıh ve fıkıh usûlü ilimlerini şer‘î ilimlerin bir alt dalı olarak zikreden Taşköprülüzâde, önemli âlimleri ve eserlerini merkeze alarak bu ilimlerle ilgili hem tarihi hem de güncel bilgiler vermektedir. Kendisi de Hanefî mezhebine bağlı olan ve Hanefî mezhebini en faziletli mezhep olarak gören Taşköprülüzâde fıkıh bölümünü Hanefi mezhebini merkeze alarak işlemiştir. Taşköprülüzâde’nin Hanefî fıkhının tarihi sürecini ele aldığı kısmı Mevlânâ Celâleddin Konevî (v. 672/1273) ve Şeyh Bedreddin Simâvî (v. 823/1420) gibi tasavvûfî yönüyle öne çıkan iki büyük âlimle tamamlaması dikkat çeken hususlardan biri olup etkilendiği tasavvufî muhiti ve tasavvuf-fıkıh ilişkisine yaklaşımını göstermesi açısından önemlidir. İlimler tarihi açısından Taşköprülüzâde’nin eserlerini öne çıkaran bir diğer husus da dönemindeki ve muhitindeki müfredata atıfta bulunarak meşhur ve makbul eserleri zikretmesidir. Taşköprülüzâde böylece ilimler tasnifini tarihi, hiyerarşisi ve müfredatıyla bir bütün olarak ortaya koymaktadır.

Anahtar Kelimeler:

Fiqh and Usūl Al-fiqh According To Tashkoprīzāda In Terms Of Classification and History Of Sciences
2022
Yazar:  
Özet:

Islamic scholars, who encountered works on the classification of sciences together with their translation activities, formed their own classification traditions by classifying the sciences from different perspective. These classifications, which position the sciences by considering the connection between reason and revelation, and pointing to the hierarchy and relationship between the sciences, also reflect the understanding of science on which they are based. In this context, we can talk about two different classification traditions put forward by Islamic philosophers on the one hand and Islamic scholars on the other. At this point, Tashkoprīzāda (d. 958/1561), one of the 16th century Ottoman scholars, created an original classification of sciences that influenced the future by benefiting from both traditions. Tashkoprīzāda, who sees the classification of sciences as a branch of science at the same time, has written four valuable books in this field, especially his book called Miftāhu’s-sa‘āda. These works contain rich information about the history of sciences as well as the classification of sciences. He determined the sciences of fiqh and usūl al-fiqh as a sub-branch of shar‘ī sciences and gave both historical and current information about these sciences by focusing on the works of influential scholars. Tashkoprīzāda, who is followed Hanafi sect and saw the Hanafi school as the most virtuous one, handled the fiqh section by putting the Hanafi school in the center. One of the remarkable points is that Tashkoprīzāda completed the part in which he dealt with the historical process of Hanafi fiqh with two great scholars, such as Mewlānā Calāleddīn al-Konewī (v. 672/1273) and Sheikh Badraddin as-Simāwī (v. 823/1420), who stood out with their Sufism. It is also important in terms of showing the mystic environment in which Tashkoprīzāda was influenced and his approach to the relationship between tasawwuf and fiqh. Another point that makes Tashkoprīzāda’s works stand out in terms of the history of sciences is that he mentions famous and acceptable works by referring to the curriculum of his period and surroundings. Thus, Tashkoprīzāda reveals the classification of sciences as a whole with its history, hierarchy and curriculum.

Anahtar Kelimeler:

Atıf Yapanlar
Bilgi: Bu yayına herhangi bir atıf yapılmamıştır.
Tasavvur / Tekirdağ İlahiyat Dergisi

Alan :   İlahiyat

Dergi Türü :   Uluslararası

Metrikler
Makale : 383
Atıf : 319
Tasavvur / Tekirdağ İlahiyat Dergisi