Avrasya, basit biçimde, Asya ve Avrupa kıtalarının bütünü olarak tanımlanmaktadır. Avrasya kavramı aynı zamanda, Avrasyacılık adıyla Rusya’da bir ideolojinin doğmasına neden olmuştur. Bu ideoloji gerek Rus düşünce ve siyasi tarihi açısından gerekse Rus dış politikası açısından önemli bir yere sahip olmuştur. Avrasyacılık, 1920’lerde Sovyet devrimi sonrasında Avrupa’ya giden Rus aydınlarca ortaya konmuştur. 1920-1930 arasında bu ideolojiye mensup yazarların görüşleri Klasik Avrasyacılık olarak adlandırılmıştır. Avrasyacılık, Avrupa’da Arnold Toynbee ve Oswald Spengler’in medeniyetçi tarih felsefesiyle dönemsel olarak çakışmakta ve çeşitli ortak noktalar taşımaktadır. 1930’lardan sonra etkisini yitiren Avrasyacılık akımı, Sovyetler Birliği’nin dağılmasının ardından yeniden canlanmış ve bu kez NeoAvrasyacılık olarak karşımıza çıkmıştır. Rus yazar Alekandr Dugin’in görüşleri çerçevesinde gelişen bu ideoloji, günümüzde Rus dış politikasının önemli belirleyicisi haline gelmiş sayılabilir. Özellikle Rusya’nın 2000’lerin ilk on yılının ardından izlediği dış politikanın ideolojik altyapısı olduğu dahi söylenebilir
Alan : Sosyal, Beşeri ve İdari Bilimler
Dergi Türü : Uluslararası
Benzer Makaleler | Yazar | # |
---|
Makale | Yazar | # |
---|