Özet:

Kurumsal Sosyal Sorumluluk (KSS) kavramı son yıllarda hem akademide hem de iş dünyasında önemli bir çalışma alanı haline gelmiştir. Sosyal sorumluluk denilince akla ilk hayırseverlik gelse de firmaların sorumluluk alanı bununla sınırlı değildir. Firma sorumluluk alanlarını ekonomik, hukuki, etik ve hayırseverlik olarak sınıflandırmak mümkündür. Hayırseverlik sınıfında yer alan sorumluluklarla çevrenin ve toplumun genel refahı hedeflenir. Genel olarak toplum ve çevre yararına olan tüm bu aktivitelerden aynı zamanda firmalar da müşteri ve çalışan memnuniyeti ve bağlılığı yaratmak suretiyle fayda sağlamış olurlar. Bu açıdan bakıldığında KSS aktiviteleri hem içsel hem de dışsal pazarlama aracı olarak görülebilir. Firmaların içsel müşterisi olan çalışanlar, firma için birincil öneme sahiptir. Çalışanlar, hizmet- kar zinciri modelinde firma için çok önemli bir paydaştır. Çalışanlar firmanın aktivitelerini hem etkileyip hem de ondan etkilenirler. Firmaların KSS programları aracılığıyla elde etmek istedikleri hedeflerden biri de çalışan bağlılığıdır. Bağlılık firma ile çalışanlar arasındaki uzun dönemli ilişkidir. Yazın bağlılığı; duygusal, devamlı ve normative bağlılık olarak üçe ayırmaktadır. Genellikle kurumsal sosyal sorumluluk ile bağlılık ilişkisinin incelendiği çalışmalarda, duygusal bağlılık boyutu kullanılmaktadır. Bu çalışmada, firmanın kurumsal sosyal sorumluluk inancı, dışsal prestij algısı, yüksek iş yaşam kalitesi ve bağlılık arasındaki ilişki incelenmiştir 5’li Likert ölçeğinin kullanıldığı anketlerle İstanbul’da farklı firmalarda çalışan 300 kişiye ulaşılmıştır. Eksik anketler çıkarıldığında 262 anket ile analizlere devam edilmiştir. Verinin analizinde Yapısal Eşitlik Modeli kullanılmıştır.

Anahtar Kelimeler: