Sanayileşme ve hızlı teknolojik gelişme birçok sorunu da beraberinde getirmiştir. Ülkelerin ekonomik büyümeyi artırarak toplumsal refahı yükseltme düşüncesi, çevre kirliliği ve onun insan sağlığına etkilerinin ihmal edilmesine ve kontrolsüz bir büyümeye neden olmuştur. Son yıllarda önemli oranlara ulaşan çevre kirliliği sadece insanların değil, dünyadaki bütün canlıların hayatını tehdit eder duruma gelmiştir. Bu durum halk sağlığı üzerinde olumsuz etkilere neden olurken toplumun sağlık düzeyinide düşürmektedir. Çevre kirliliği insan sağlığına doğrudan etkilemekte, insanların sağlık kalitesinide düşürmekte, ölüm oranlarını artırmakta ve sağlık harcamalarının artmasına neden olmaktadır. Bu çalışmada G-20 ülkelerinde 1995-2016 döneminde sera gazı (CO2 emisyonu) salınımının kişi başı sağlık harcaması, doğuşta yaşam beklentisi ve kaba ölüm oranı üzerindeki etkisi araştırılmıştır. Analizler için ikinci nesil eş bütünleşme testlerinden olan ve Westerlund Edgerton (2007) tarafından ileri sürülen LM eş bütünleşme testinden yararlanılmıştır. Buna göre, G-20 ülkelerinde karbondioksit emisyonunda meydana gelen bir değişikliğin sağlık göstergeleri üzerindeki etkisinin ülkelere göre farklılık gösterdiği tahmin edilmiştir. Ayrıca G-20 ülkelerinde karbondioksit emisyonu ile ele alınan göstergeler arasında uzun dönemli bir ilişkinin olduğu, karbondioksit emisyonundaki %1’lik artışın sağlık harcamalarını %0,07 oranında artırdığı tespit edilmiştir. Doğuşta yaşam beklentisi ve kaba ölüm oranı üzerinde ise karbondioksit emisyonunun istatistiksel olarak bir etkisinin olmadığı sonucuna ulaşılmıştır. Karbondioksit emisyonunun ele alınan göstergeler üzerindeki etkileri ülkeler bazında incelendiğinde farklı sonuçların elde edildiği görülmüştür.
Sanayileşme ve hızlı teknolojik gelişme birçok sorunu da beraberinde getirmiştir. Ülkelerin ekonomik büyümeyi artırarak toplumsal refahı yükseltme düşüncesi, çevre kirliliği ve onun insan sağlığına etkilerinin ihmal edilmesine ve kontrolsüz bir büyümeye neden olmuştur. Son yıllarda önemli oranlara ulaşan çevre kirliliği sadece insanların değil, dünyadaki bütün canlıların hayatını tehdit eder duruma gelmiştir. Bu durum halk sağlığı üzerinde olumsuz etkilere neden olurken toplumun sağlık düzeyinide düşürmektedir. Çevre kirliliği insan sağlığına doğrudan etkilemekte, insanların sağlık kalitesinide düşürmekte, ölüm oranlarını artırmakta ve sağlık harcamalarının artmasına neden olmaktadır. Bu çalışmada G-20 ülkelerinde 1995-2016 döneminde sera gazı (CO2 emisyonu) salınımının kişi başı sağlık harcaması, doğuşta yaşam beklentisi ve kaba ölüm oranı üzerindeki etkisi araştırılmıştır. Analizler için ikinci nesil eş bütünleşme testlerinden olan ve Westerlund Edgerton (2007) tarafından ileri sürülen LM eş bütünleşme testinden yararlanılmıştır. Buna göre, G-20 ülkelerinde karbondioksit emisyonunda meydana gelen bir değişikliğin sağlık göstergeleri üzerindeki etkisinin ülkelere göre farklılık gösterdiği tahmin edilmiştir. Ayrıca G-20 ülkelerinde karbondioksit emisyonu ile ele alınan göstergeler arasında uzun dönemli bir ilişkinin olduğu, karbondioksit emisyonundaki %1’lik artışın sağlık harcamalarını %0,07 oranında artırdığı tespit edilmiştir. Doğuşta yaşam beklentisi ve kaba ölüm oranı üzerinde ise karbondioksit emisyonunun istatistiksel olarak bir etkisinin olmadığı sonucuna ulaşılmıştır. Karbondioksit emisyonunun ele alınan göstergeler üzerindeki etkileri ülkeler bazında incelendiğinde farklı sonuçların elde edildiği görülmüştür.
Alan : Sosyal, Beşeri ve İdari Bilimler
Dergi Türü : Uluslararası
Benzer Makaleler | Yazar | # |
---|
Makale | Yazar | # |
---|