Sovyet Sosyalist Cumhuriyetler Birliği (SSCB) 20. yüzyılda hem kendi bünyesini oluşturan ülkelerde hem de tüm dünyada büyük etki yaratmıştır. SSCB, Materyalist Sosyalizm’in gerektirdiği şekilde, başlangıç aşamasında din ve dini faaliyetleri kontrol etme; dini kurum, ibadethane ve dernekleri sıkı denetim altında tutma; din ve din eğitimini devlet tekeline alma ve genç nesillere dinden arındırılmış laik eğitim verme; son aşamada da dinden arındırılmış bir komünist dünya yaratma politikasını uygulamaya koymuştur. İslam medeniyetinin önemli bir kolu olan ve 19. yüzyıldan itibaren Ortodoks Rus Çarlığı ve 20. yüzyılda SSCB denetimi altında kalan Orta Asya kolu da bu politikadan etkilenmiş ve Sovyet din politikaları ve devlet kontrolündeki din kurumlarıyla, dini eğitimden uzak kalmışlardır. Böylece bu ülkeler Sovyetlerin son dönemlerinde ve Sovyetler dağıldıktan sonra, dış kaynaklı radikal dini fikirlere açık hedefler haline gelmişlerdir. Radikalizm ne kadar Özbekistan, Tacikistan gibi belli ülkelerde yoğunlaşsa da tüm Orta Asya Bölgesi için çok büyük bir sorundur.
Sovyet Sosyalist Cumhuriyetler Birliği (SSCB) 20. yüzyılda hem kendi bünyesini oluşturan ülkelerde hem de tüm dünyada büyük etki yaratmıştır. SSCB, Materyalist Sosyalizm’in gerektirdiği şekilde, başlangıç aşamasında din ve dini faaliyetleri kontrol etme; dini kurum, ibadethane ve dernekleri sıkı denetim altında tutma; din ve din eğitimini devlet tekeline alma ve genç nesillere dinden arındırılmış laik eğitim verme; son aşamada da dinden arındırılmış bir komünist dünya yaratma politikasını uygulamaya koymuştur. İslam medeniyetinin önemli bir kolu olan ve 19. yüzyıldan itibaren Ortodoks Rus Çarlığı ve 20. yüzyılda SSCB denetimi altında kalan Orta Asya kolu da bu politikadan etkilenmiş ve Sovyet din politikaları ve devlet kontrolündeki din kurumlarıyla, dini eğitimden uzak kalmışlardır. Böylece bu ülkeler Sovyetlerin son dönemlerinde ve Sovyetler dağıldıktan sonra, dış kaynaklı radikal dini fikirlere açık hedefler haline gelmişlerdir. Radikalizm ne kadar Özbekistan, Tacikistan gibi belli ülkelerde yoğunlaşsa da tüm Orta Asya Bölgesi için çok büyük bir sorundur.
The Soviet Union of Socialist Republics (SSCB) in the 20th century had great influence both in the countries that formed its own body and throughout the world. The Soviet Union, as the materialist socialism requires, has put the control of religious and religious activities at the initial stage; the strict control of religious institutions, religious institutions and associations; the adoption of religious and religious education to the state unit and the provision of secular education to young generations; and the implementation of the policy of creating a communist world that is purified from religion at the final stage. It was an important arm of Islamic civilization and from the 19th century the Orthodox Russian Tsar and 20th century. The Central Asian arms, which remained under the control of the Soviet Union in the century, were also influenced by this policy, and with the Soviet religious policies and religious institutions under state control, they were away from religious education. Thus, in the last period of the Soviets and after the dissolution of the Soviets, these countries have become open targets for external radical religious ideas. Although radicalism is concentrated in certain countries such as Uzbekistan, Tajikistan, it is a very big problem for the entire Central Asia region.
Dergi Türü : Uluslararası
Benzer Makaleler | Yazar | # |
---|
Makale | Yazar | # |
---|