Dil, bireyin kimlik oluşumunu sağlayan en önemli araçtır. Bireyin dil edinimi, dilin günlük hayatta, her alanda etkin bir şekilde kullanılmasına bağlı olarak doğal bir süreç içerisinde gerçekleşir. Yurt dışında yaşayan göçmen Türk çocukları, ana dillerini öğrenmek ve etkin bir şekilde kullanmak için ana vatandaki çocuklardan daha çok çaba göstermek zorundadır. Göçmen çocuklar –evde aileleri ile etkin bir şekilde ana dillerini kullansalar bile- baskın toplum diliyle eğitim almaya başladıklarında, bu çocukların iki dil arasındaki yetenekleri ve yeterlilikleri değişmeye başlayacaktır. Bünyesindeki etnik grupların çeşitliliği ile gurur duyan Avustralya; etnik grupların dillerini, kültürlerini öğrenmeleri ve devam ettirmeleri için okullarında haftanın belirli saatlerinde, Çok Kültürlü Eğitim politikası uygulayarak onlara ana dillerini öğrenme fırsatı sunmaktadır. Ancak bu ülkede yaşayan iki dilli Türk öğrenciler, bazı seviyelerde, Avustralya müfredatına ve dil ölçütlerine göre hazırlanmış kaynaklardan yoksundur. Şüphesiz ki derslerde kullanılan kaynakların içerikleri ve hazırlanma şekilleri, öğrencilerin dil eğitiminde oldukça önemli bir yere sahiptir. Bu makalede, Avustralya’nın Melbourne şehrinde 10. sınıf düzeyinde Türkçe eğitim alan öğrencilere, Türkçe seviyelerini, yeterliliklerini, Türkçeye yaklaşım tarzları ve ilgilerini belirlemek amacı ile uygulanan anketin sonuçları değerlendirilecek, bu seviyede Türkçeyi ana dil konuşurlarına öğretmek üzere hazırlanacak kitabın içeriğinde neler olması gerektiği ile ilgili bilgiler verilecek ve Avustralya müfredatına uygun olarak öneriler sunulmaya çalışılacaktır
Alan : Filoloji; Sosyal, Beşeri ve İdari Bilimler
Dergi Türü : Ulusal
Benzer Makaleler | Yazar | # |
---|
Makale | Yazar | # |
---|