Osmanlı Devleti’nin ilim ve fikir bakımından zirvede olduğu bir dönemde yetişen âlimlerden birisi de Dâvûd-i Karsî (1169/1756)’dir. Karsî, farklı ilim dallarındaki telif çalışmalarının yanı sıra, dönemin karakteristik özelliği olan şerh edebiyatına dair eserler de kaleme almıştır. Bunlardan bir tanesi de XVI. Yüzyıl meşhur Osmanlı âlimlerinden Birgivî (981/1573)’nin Usûlü’l-hadîs’i üzerine yapmış olduğu Şerh alâ usûli’l-hadîs isimli eseridir. Karsî şerhinde, hadis usulünün ana kaynakları başta olmak üzere tefsir, fıkıh, tasavvuf, kelam, mantık ve Arapça dilbilgisine dair toplam otuz sekiz kaynak kullanmıştır. Bu kaynaklar onun, naklî ilimlerdeki birikimini gösterdiği gibi özellikle fıkıh ve dil sahasındaki derinliğini da ortaya koymaktadır. Şerhte lafzi hadis ve ayetlere yer veren Karsî, naklin yanında aklı da ihmal etmeyerek kelam ve mantık ilimlerinden bazı külli kaide ve esaslara da yer vermiştir. Karsî, hadis usulü kaynaklarını kullanmada çok titiz davranmıştır. Aynı hassasiyetini lafzi rivayetlerde göstermemesi, hadis rivayet tekniklerini pek önemsemediği ve rivayetlerin sıhhatine dikkat etmediği şeklinde yorumlanmıştır. Şerhte zayıf ve uydurma rivayetlerin, sahih rivayetlerden daha çok olması bunun bir göstergesidir. Hadis usulü kaynakları içerisinde muteahhirûn âlimlerin görüşlerine daha çok yer veren Karsî, kavram tariflerinde ise cumhurun ittifak ettiği görüşlere yer vermiştir. Bu çalışmada, Dâvûd-i Karsî’nin Şerh alâ usûli’l-hadîs isimli eserinin metodu ve kaynakları üzerinde durulacaktır. Böylece onun, ilmî kişiliği yanında hadis şerh edebiyatına katmış olduğu zenginlik de ortaya konulacaktır.
Alan : Eğitim Bilimleri; Filoloji; Güzel Sanatlar; Hukuk; İlahiyat; Sosyal, Beşeri ve İdari Bilimler; Spor Bilimleri
Dergi Türü : Uluslararası
Benzer Makaleler | Yazar | # |
---|
Makale | Yazar | # |
---|