19. yüzyıl başından itibaren misyonerlerin hedef kitlesi olan “Ermeni milleti”, cemaatlerini bir arada tutabilmek ve bir ulusal bilinç oluşturabilmek için eğitim faaliyetlerine büyük ağırlık verirler. Bu yüzyıl, Osmanlı Devlet kurumlarının ve hukuki sisteminin büyük yapısal değişikliklere uğradığı Tanzimat ve I. Meşrutiyet dönemlerini de kapsamaktadır. 1863 Ermeni Milleti Nizamnâmesi Osmanlı milletleri için yapılmış ilk anayasal metin olarak kabul edilir. Eğitim sisteminde pek çok düzenlemeyi bünyesinde barındıran Maarif-i Umûmiye Nizamnâmesi 1869’da yayınlanır. Rusya ile yapılan savaştan büyük bir mağlubiyetle ayrılan Osmanlı devleti için, doğu vilayetlerindeki Ermeniler’in Ruslar’la işbirliği yapması büyük bir travma yaratacaktır. Abdülhamid, 1878 Berlin Anlaşması ile bölgede ıslahat yapmayı kabul etmesine rağmen, bunu hiçbir zaman pratiğe geçirmeye yanaşmaz. Ülkede çapında açılan Ermeni cemaat okullarının da bölücü faaliyetlerin odağı olduğu düşünülmektedir. Başta Ermeni okulları olmak üzere, hızla yayılan Gayrimüslim ve yabancı okullarını denetleyebilmek için 1886’da “Mekâtib-i Gayrimüslime ve Ecnebiyye Müfettişliği İdaresi” kurulur. 1888'de yayınlanan “Mekâtîb-i Gayrimüslime ve Ecnebiye Müfettişliği Nizamnâmesi” ile sözkonusu okulların “muzır” faaliyetlere karşı denetimi için düzenlemeler yapılır. Ayrıca, eğitim sisteminin iyileştirilmesi ve etkin denetimin sağlanması için, aralarında Avlonyalı Ferid Paşa’nın da bulunduğu devlet adamları tarafından çeşitli raporlar hazırlanır. Ancak, Ermeni okullarında Abdülhamid’in arzu ettiği denetim sağlanamadığı gibi, padişahın şahsına ve devlete karşı saldırılar bir artış eğilimi göze çarpar.
Alan : Eğitim Bilimleri
Dergi Türü : Uluslararası
Benzer Makaleler | Yazar | # |
---|
Makale | Yazar | # |
---|