Ataerkil sistemde kadınların erkek iktidarı karşısında ikincil konuma geriletilmesi, aile içine kadına yöneltilen duygusal, fiziksel, cinsel ve ekonomik şiddet olarak yansımaktadır. Feminist hareket, aile içi şiddetin görünür kılınmasında önemli bir paya sahiptir. Gerek aile içi şiddet mağduru kadında ortaya çıkan psikolojik, fizyolojik ve sosyolojik etkilerin iyileştirilmesinde, gerekse toplumun genelinde varolan aile içi şiddeti normalleştirme eğiliminin değiştirilmesinde feminist etik yaklaşım önem kazanmaktadır. Bu önem kökenini, kadının mağduru olduğu aile içi şiddeti geleneksel kadınlık rolleriyle içselleştirmesine neden olan sürecin tersine çevrilmesinde bulur. Bu makalede, feminist etik yaklaşımın, kurulan tüm ilişkilerin ve şiddet yaşantısının toplumun diğer üyeleriyle etkileşim içinde biçimlendirildiği kabulünden hareketle, aile içi şiddet mağduru kadına yönelik gerçekleştirilen sosyal hizmet müdahalesinin niteliği ele alınmıştır.
Alan : Sosyal, Beşeri ve İdari Bilimler
Dergi Türü : Ulusal
Benzer Makaleler | Yazar | # |
---|
Makale | Yazar | # |
---|