Soğuk Savaş’ın sona ermesi dünyada, özellikle de Orta Doğu’da ırka, etnik ve dini gerekçelere dayalı çatışmaları alevlendiren bir dönüm noktası oldu. Birçok ülkede farklı sosyal gruplar siyasi, kültürel ve dini haklar talep etmeye başladı. Bu ülkelerden birisi Türkiye’dir. Kürtleri temsil ettiklerini iddia eden gruplar kültürel farklılıkların tanınmasından siyasi bağımsızlığa kadar uzanan haklar talep etmeye başladılar. Üstelik bazı Kürt gruplar amaçlarını gerçekleştirmek için terörü bir araç olarak kullanmaktadır. Yoğun olarak 1984’ten beri devam eden bu çatışmaların yol açtığı gerginlik ülkenin sosyal, siyasi ve kültürel hayatını olumsuz şekilde etkilemekte, milli birliğe, ekonomi ve eğitime zarar vermektedir. Garip olan şudur ki Kürtler bin yıldan fazla bir zamandır bu topraklarda Türklerle birlikte yaşadılar, et ve tırnak gibi oldular ve Türklerle aralarındaki benzerlikler farklılıklarından çok daha fazladır. Amerikalılar farklı soy, etnik köken ve kültürel gruplardan gelen göçmenlerden oluşan bir milletir. Bu gruplar bir potada eriyerek veya iyice karışarak bugün Eritme Potası (Melting Pot) ve Salata Kasesi (Salad Bowl) mecazlarıyla tanımlanan Amerikan milletini oluşturdular. Amerikan olmayı öğrendiler. Dışardan zengin, demokratik ve huzurlu görünen Amerika aslında her zaman ırkçılık ve etnik ayrımcılık sorunlarıyla uğraşan bir ülke olmuştur. Siyah Amerikalılar 1865’e kadar köle olarak yaşamış, 1965’e kadar yasalar önünde bile eşit olamamıştır. Diğer azınlıklar, özellikle de Avrupalı beyaz ırktan olmayan azınlıklar hemen her zaman ön yargı ve ayrımcılığa maruz kalmıştır. Ancak, bu problemlere rağmen bu grupların hiç birisi terörü kendi amaçlarına hizmet edecek bir araç olarak kullanmamıştır. Bu grupların hiç birisi kendi istediklerini almak için Amerika’yı bölme mücadelesi başlatmamıştır. Kendi aralarındaki soy, etnisite, din ve dil farklılıklarına rağmen Amerikalılar milli birliği nasıl başardı? Farklılıklarını ve çatışan çıkarlarını tartışırken bile demokratik ve medeni olmayı nasıl öğrendi. Bu süreçte Amerika’yı tanımlamak için kullanılan Eritme Potası ve Salata Kasesi kavramları eğitim politikalarına nasıl yansıdı? Türkler ve Kürtler daha demokratik bir millet olmak için Amerikan tecrübesinden ne öğrenebilir? Birlikte yaşamak mı yoksa bölünmek mi Kürtlerin çıkarına daha fazla hizmet eder? Bu makalede bu ve benzeri soruların cevapları aranacaktır.
Alan : Eğitim Bilimleri; Sosyal, Beşeri ve İdari Bilimler
Dergi Türü : Uluslararası
Benzer Makaleler | Yazar | # |
---|
Makale | Yazar | # |
---|