İran dış politikasının temel ilkeleri, anayasasında belirtilmiş olup, tam bağımsızlığı, kaynakların ülkenin refahı için kullanılması ve mazlum uluslara yardım etmeyi esas almaktadır. Ayrıca Müslüman halkların savunulması ve rejim ihracı da İran'ın temel dış politika hedefleri arasındadır. Mazlum uluslara yardım etme ve Müslüman halkların savunulması ilkelerinin samimiyeti ve uygulanmışlığı tartışmalı olsa da, İran'ın bağımsızlığının koruması ve rejim ihracı politikalarının istikrarlı bir şekilde sürdürüldüğü görülmektedir. Devrim öncesinde Batı ülkeleriyle yakın bir ilişkisi olan İran, aynı zamanda Orta Doğu'nun en güçlü ordusuna sahipti. Ancak devrimden kısa süre sonra başlayan İran-Irak Savaşı, ülkenin kaynaklarını tüketmesine sebep olmuştur. Savaş sonrasında daha mutedil bir dış politika yürüten İran, bozulan dış ilişkilerini düzeltmeyi ve savaşın sebep olduğu tahribatın etkilerini silmeyi öncelik haline getirmiştir. İran, bu dönemdeki yumuşak söylemine karşın devrim ihracı politikasından vazgeçmemiş ve komşuları nazarında güvensizliğe sebep olmuştur. ABD'nin Irak işgali sonrasında, Şiilerin, Irak'ın başat siyasi aktörü haline gelmesi, İran'a önemli bir hareket alanı açarken, diğer bölge ülkelerini rahatsız etmiştir. Günümüzde İran'ın temel dış politika gündemini, nükleer enerji sorunu ve kendi dışındaki Şiiler üzerinden etki alanını genişletme gayretleri oluşturmaktadır.
Alan : Eğitim Bilimleri; Filoloji; Güzel Sanatlar; Hukuk; İlahiyat; Sosyal, Beşeri ve İdari Bilimler; Spor Bilimleri
Dergi Türü : Uluslararası
Benzer Makaleler | Yazar | # |
---|
Makale | Yazar | # |
---|