Tanrı Anlayışına Ontolojik Bir Yaklaşım Her şeyden önce, ilk bakışta uzun sözcük ve tamlamalar blokunu andıran başlığımızı, yine bloklar halinde kısa kısa çözümleyerek konumuza girmeye çalışalım. Önce "İslam Felsefesi" deyiminden başlayabiliriz. İki anlamı içeren bu tamlama, ilkin, tarihsel bir kesit içinde, belli bir süre yaşayıp ömrünü tamamlamış bir felsefe demek olmaktadır. İbn Sina'yı ve onun Tanrı anlayışını ele alacak oluşumuz bu anlamda değerlendirilmelidir. Ikincisi, "tarih içinde kalıp, olmuş-bitmiş bir fenomen olarak görülen ve felsefe tarihi olmanın ötesinde aktüel bir misyonu bulunmayan bir felsefe değil, tam tersine, bu geçmişinden hız olarak bu günü ve yarını, bugüne ve yarına bakarak analiz etmeye çalışan "Islam'ın Felsefesi" anlamında ele alınmalıdır. Konumuzun sonlarına doğru İslam düşüncesindeki anlayışının, bugünün, tartışılanönemli problemi, olarak birey ve bireyleşme üzerindeki etkisi", Islam felsefesinin ikinci anlamı ve fonksiyonu ile yakından ilişkili olacaktır. "Tanrı anlayışı ile birey" deyimi dikkat edilecek olursa, Tanrı ile birey tarzında anlaşılmamalıdır. Birey, ister istemez, şu ya da bu şekilde Tanrı karşısında ve O'na göre bir varoluş bir bulunuş durumunda olmaktır. Oysa burada kastedilen Tanrı anlayışı karşısında bireyin oluşumu ve tanımlanması problemidir. Çünkü birey, Tanrı 'ya göre bir durum alış içerisinde olmaktan önce, Tanrı anlayışına bağlı olarak kendi konumunu oluşturmakta ya da oluşturulmasına izin vermektedir. Tanrı anlayışına ontolojik yaklaşım, görüldüğü gibi alt başlığımızı oluşturmaktadır. Ancak, meseleyi, çerçeve olarak önerdiğimiz ontoloji'den hareketle analiz etmeye girişmemiz gerekmektedir
Alan : İlahiyat
Dergi Türü : Ulusal
Benzer Makaleler | Yazar | # |
---|
Makale | Yazar | # |
---|