Göç ve evlilik ayrı ayrı değerlendirildiğinde bile, kadın yaşamını derinden etkilemekte ve birçok durumda çeşitli olumsuzlukları beraberinde getirmektedir. Yurt dışına yalnız başına göç eden kadınlar söz konusu olduğunda ise, evli veya evlenerek giden kadınlara kıyasla eğitimli ve ekonomik yönden güçlü olmalarına karşın şiddet sarmalına karışmaktan tümüyle kurtulduklarını söylemek zordur. Özellikle gurbette farklı milletten bir erkekle evlilik kararı alan birçok göçmen kadın, hiç ummadıkları biçimde şiddetin özellikle sözel, psikolojik ve ekonomik yüzüyle karşı karşıya kalmaktadır. Karma evlilik, bu iki çetrefilli süreci bir araya getirmekle hem göçün hem de evliliğin kadının dezavantajlı konumundan beslenen şiddeti üretmesine zemin hazırlamaktadır. Bu yönüyle göçle biçimlenen evlilikler, kadınlar için azımsanmayacak ölçüde yalnızlığı, yabancılığı, dışlanmayı, ötekileştirmeyi ve nihayet yabancı düşmanlığını derinleştirmekte, şiddetin kendine özgü sosyolojik bağlamını ve inşasını gündeme getirmektedir. Bu araştırma söz konusu kültürel gerilimleriyle karma evlilikler içerisinde kadına yönelik şiddete odaklanmaktadır. Araştırma metodolojik yönelim itibariyle nitel/feminist yaklaşıma göre tasarlanmış, kadın deneyimlerinden hareketle olgunun görünür kılınması amaçlanmıştır. Londra’ya Türkiye’den göç etmiş 15 kadınla 2016 yılının Ocak ve Haziran ayları arasında gerçekleştirilen derin görüşmeler ve gözlemler araştırmanın veri kaynağını oluşturmaktadır. Görüşmelerin nitel analizi sonrasında karma evlilik gerçekleştiren Türkiye kökenli kadınların, evliliklerinden beklentileriyle bütünüyle zıt biçimde şiddeti birçok açıdan deneyimledikleri anlaşılmakta, zenofobik eğilimlerinse diğer milletlerden eşlere nispeten İngiliz kocalar ve ailelerinde daha yoğun biçimde var olduğu sonucuna ulaşılmaktadır.
Alan : Sosyal, Beşeri ve İdari Bilimler
Dergi Türü : Uluslararası
Benzer Makaleler | Yazar | # |
---|
Makale | Yazar | # |
---|