Türkiye’de 1970’lerden bu yana terör saldırıları sıklıkla gündemdeki yerini almaktadır. Kitlesel katliamlara dönüşebilen bu terör saldırıları masum insanların öldürülmesi ile sınırlı kalmayıp terör olayını yakından gören, duyan tüm insanları da derinden etkilemektedir. Bu durum bizzat terörist eyleme maruz kalan birincil, bu tür eylemlerden hafif etkilenen ikincil ve basın-yayın başta olmak üzere farklı iletişim kanallarıyla durumdan haberdar olan üçüncül kişilerde farklı düzeyde derin duygusal sarsıntılara sebep olabilmektedir. Bu araştırmada, Ankara’da yaşayan, dindar olduğunu ifade eden, terör patlamaları sonrası ölüm korkusunu (dehşeti) ikincil ve üçüncül düzeyde deneyimleyen bireylerin ölüm korkusuyla başa çıkma stratejileri ele alınmaktadır. Terör patlamalarından sonra deneyimlenen korkuyu arttıran unsurların ortak etkilerine ulaşmak, onları yorumlamak ve yaşanan bu dehşetle başa çıkma stratejilerini ortaya koymak amaçlanmıştır. Terör saldırılarından etkilenen bireylerin bu deneyimleri nasıl algıladıklarını araştıran bu çalışmanın deseni nitel araştırma yöntemlerinden fenomenolojik (görüngü bilimsel) desende ve görüşme tekniğindedir. Araştırmanın örneklemi 2015 ve 2016 yıllarında Ankara’da gerçekleşen bombalı patlamaları deneyimlemiş gönüllü 17 kişiden oluşmaktadır. Veriler 2016 yılının Eylül ayında toplanmıştır. Araştırmada yarı yapılandırılmış görüşme formu kullanılmış olup veri analiz süreçlerinde katılımcıların görüşlerinden hareketle temalar ve alt temalar belirlenmiştir. Araştırmada “Ölüm Korkusunu (Dehşeti) Arttıran Faktörler” ve “Ölüm Korkusuyla Başa Çıkma Stratejileri” olarak beliren merkezi şemalar Dehşet Yönetimi Kuramı ve dinî dünya görüşü yaklaşımı çerçevesinde değerlendirilmiştir. Ölümlülük duygusunun belirginleşmesi ile beraber patlamalardan etkilenen (olaya ikincil ve üçüncül olarak tanık olan) bireylerin benlik saygısını yükseltme isteği ve bunun üzerinden ait olunan kültürün değerlerine entegrasyon sürecine girildiği gözlemlenmiştir. Bu çerçevede ölüm korkusuyla başa çıkma stratejileri temasına “daha öncesinde deneyimlenen benzer yaşantılar, duyarsızlaşma, tarihteki benzer olayları hatırlama, duyguları yönetmeye çalışma, ders çıkarma düşüncesi, kalabalıklardan uzak durma eğilimi, tedbire riayet arzusu, dinî ve manevî değerlerden destek alma çabası” kategorilerinden ulaşılmıştır. Araştırmada, yaşanan dehşetten sonra beliren ölümlülük duygusunu tamponlamak amacıyla gösterilen reaksiyonlarda özellikle dinî dünya görüşünün, başa çıkma stratejilerini bütünsel olarak etkilediği görülmüştür. Ayrıca Türkiye toplumunda dinî/manevî değer ve inançların gerçek bir ölümsüzlük duygusu yaşattığı sonucuna varılmıştır. Patlamalar sonrası bireylerin hissettikleri güvensizlik duygusu ve varoluşsal kaygıyla baş etme ile Aşkın Varlığa olan güven arasında doğrusal bir ilişki olduğu bulunmuştur. Bireyin dinî dünya görüşünün, oluşan ölüm korkusunu azaltmada önemli bir rol aldığı sonucuna ulaşılmıştır.
Türkiye’de 1970’lerden bu yana terör saldırıları sıklıkla gündemdeki yerini almaktadır. Kitlesel katliamlara dönüşebilen bu terör saldırıları masum insanların öldürülmesi ile sınırlı kalmayıp terör olayını yakından gören, duyan tüm insanları da derinden etkilemektedir. Bu durum bizzat terörist eyleme maruz kalan birincil, bu tür eylemlerden hafif etkilenen ikincil ve basın-yayın başta olmak üzere farklı iletişim kanallarıyla durumdan haberdar olan üçüncül kişilerde farklı düzeyde derin duygusal sarsıntılara sebep olabilmektedir. Bu araştırmada, Ankara’da yaşayan, dindar olduğunu ifade eden, terör patlamaları sonrası ölüm korkusunu (dehşeti) ikincil ve üçüncül düzeyde deneyimleyen bireylerin ölüm korkusuyla başa çıkma stratejileri ele alınmaktadır. Terör patlamalarından sonra deneyimlenen korkuyu arttıran unsurların ortak etkilerine ulaşmak, onları yorumlamak ve yaşanan bu dehşetle başa çıkma stratejilerini ortaya koymak amaçlanmıştır. Terör saldırılarından etkilenen bireylerin bu deneyimleri nasıl algıladıklarını araştıran bu çalışmanın deseni nitel araştırma yöntemlerinden fenomenolojik (görüngü bilimsel) desende ve görüşme tekniğindedir. Araştırmanın örneklemi 2015 ve 2016 yıllarında Ankara’da gerçekleşen bombalı patlamaları deneyimlemiş gönüllü 17 kişiden oluşmaktadır. Veriler 2016 yılının Eylül ayında toplanmıştır. Araştırmada yarı yapılandırılmış görüşme formu kullanılmış olup veri analiz süreçlerinde katılımcıların görüşlerinden hareketle temalar ve alt temalar belirlenmiştir. Araştırmada “Ölüm Korkusunu (Dehşeti) Arttıran Faktörler” ve “Ölüm Korkusuyla Başa Çıkma Stratejileri” olarak beliren merkezi şemalar Dehşet Yönetimi Kuramı ve dinî dünya görüşü yaklaşımı çerçevesinde değerlendirilmiştir. Ölümlülük duygusunun belirginleşmesi ile beraber patlamalardan etkilenen (olaya ikincil ve üçüncül olarak tanık olan) bireylerin benlik saygısını yükseltme isteği ve bunun üzerinden ait olunan kültürün değerlerine entegrasyon sürecine girildiği gözlemlenmiştir. Bu çerçevede ölüm korkusuyla başa çıkma stratejileri temasına “daha öncesinde deneyimlenen benzer yaşantılar, duyarsızlaşma, tarihteki benzer olayları hatırlama, duyguları yönetmeye çalışma, ders çıkarma düşüncesi, kalabalıklardan uzak durma eğilimi, tedbire riayet arzusu, dinî ve manevî değerlerden destek alma çabası” kategorilerinden ulaşılmıştır. Araştırmada, yaşanan dehşetten sonra beliren ölümlülük duygusunu tamponlamak amacıyla gösterilen reaksiyonlarda özellikle dinî dünya görüşünün, başa çıkma stratejilerini bütünsel olarak etkilediği görülmüştür. Ayrıca Türkiye toplumunda dinî/manevî değer ve inançların gerçek bir ölümsüzlük duygusu yaşattığı sonucuna varılmıştır. Patlamalar sonrası bireylerin hissettikleri güvensizlik duygusu ve varoluşsal kaygıyla baş etme ile Aşkın Varlığa olan güven arasında doğrusal bir ilişki olduğu bulunmuştur. Bireyin dinî dünya görüşünün, oluşan ölüm korkusunu azaltmada önemli bir rol aldığı sonucuna ulaşılmıştır.
Field : Güzel Sanatlar; İlahiyat; Sosyal, Beşeri ve İdari Bilimler
Journal Type : Uluslararası
Relevant Articles | Author | # |
---|
Article | Author | # |
---|