Gelişen bilgi ve iletişim teknolojileri, yaşamımızın her aşamasını dijital veri hâline getirmekte ve bireylerin biyolojik varlıkları istatistiksel verilere indirgenmektedir. Bu çağda varlıklarımızın meşruiyeti ve özgürlüğü, maalesef verilerimize hükmedenlerin bize verdiği değer kadardır. Veri tabanlı teknikler ve analizler, dijital vatandaş hâline gelen bireyin tüm yaşamına dokunmakta ve süreç rastlantılara göre değil, hükmedenlerin rasyonelliğine göre şekillenmektedir. Görüntüyü, sesi ve duyguları veriye dönüştüren yapay zekâlar geliştikçe hükmeden küçük bir grup çok az kaynakla, çeşitli algoritmalarla ve veri analizleriyle büyük nüfusları kolayca izlemekte, kontrol etmekte ve kendi çıkarları doğrultusunda özgürlük alanlarını kapatmaktadır. İnsanlık tarihinin hiçbir döneminde gözetim alanı bu kadar genişlememiş ve özgürlük alanı veriselleşmiş bedenlerden dolayı bu kadar daralmamıştı.
The advanced information and communication technologies bring every stage of our lives into digital data, and the biological assets of individuals are reduced to statistical data. In this age, the legitimacy and freedom of our assets, unfortunately, is as valuable as the rulers of our data give us. Data-based techniques and analyses touch the entire life of the individual who becomes a digital citizen, and the process is formed not by coincidences, but by the rationality of the rulers. A small group of ruling AI, which turns image, voice, and emotions into data, with very few resources, with various algorithms and data analysis, easily tracks, controls and shut down the freedom spaces for their own interests. In no time in human history the sphere of supervision has not been so extended, and the sphere of freedom has not been so shrinking because of the bodies that are given.
Alan : Sosyal, Beşeri ve İdari Bilimler
Dergi Türü : Ulusal
Benzer Makaleler | Yazar | # |
---|
Makale | Yazar | # |
---|