Dünyada ve ülkemizde artan bir hızla devam eden teknolojik, ekonomik ve sosyal gelişmeler birçok alanda olduğu gibi özellikle kamu kurumlarında yönetim anlayışında köklü değişimler yapılmasını zorunlu hale getirmiştir. Bu değişimlerin en önemli olanlarından biri de liderlik konusudur. Lider kavramı, gerçek anlamı ile ele alındığında ortada yasal bir yetkiden bahsedilemez. Bu nedenle liderin yasal bir pozisyona gelerek yönetme hakkını elde etmesi çoğu zaman “liderliğin kurumsallaşması süreci” olarak ifade edilmektedir. Ancak günümüzde insanlar, artık yönetilmek istememekte ve kendilerine yol gösterilmesini beklemektedirler. Devlet politikalarına gittikçe daha fazla etki eden liberalizm ve insan (vatandaş) merkezli anlayış, kamu kurum ve kuruluşlarında da liderlik kavramının yeniden sorgulanmasına neden olmuştur. Liderlik tarzlarıyla birlikte Türkiye’de yerel yönetimlerde gerçekleştirilen reformların, özellikle 5393 Sayılı Belediye Kanunu çerçevesinde liderlik tarzlarına ne yönde etki ettiği konusunda cevaplar aranmaktadır. Bu kapsam çerçevesinde, 5393 Sayılı Belediye Yasası liderlik tarzları çerçevesinde incelenmekte, belediye başkanlarının liderlik rolleri üzerinde durulmaktadır. Özellikle araştırmada yerel yönetimlerde yapılan reformların, yerel yöneticilerin liderlik tarzlarını ne yönde etkilediğini araştırmak amaçlanmıştır. Çalışmada, Türkiye'nin genelinde 188 belediye başkanının gönüllü katılımını sağlanmasıyla toplanan anketler SPSS 25 programı kullanılarak değerlendirmiştir. Belediye yasasının incelenmesiyle birlikte belediye başkanlarının halkla iç içe olması gerektiği, kapalı bir yönetim anlayışı yerine açık bir yönetim anlayışıyla yönetmeleri gerektiği, tamamiyle şeffaf bir yönetim anlayışına sahip liderlik rolüyle yerel yönetimlerde görev yapmaları gerektiği sonucuna varılabilmektedir.
Dünyada ve ülkemizde artan bir hızla devam eden teknolojik, ekonomik ve sosyal gelişmeler birçok alanda olduğu gibi özellikle kamu kurumlarında yönetim anlayışında köklü değişimler yapılmasını zorunlu hale getirmiştir. Bu değişimlerin en önemli olanlarından biri de liderlik konusudur. Lider kavramı, gerçek anlamı ile ele alındığında ortada yasal bir yetkiden bahsedilemez. Bu nedenle liderin yasal bir pozisyona gelerek yönetme hakkını elde etmesi çoğu zaman “liderliğin kurumsallaşması süreci” olarak ifade edilmektedir. Ancak günümüzde insanlar, artık yönetilmek istememekte ve kendilerine yol gösterilmesini beklemektedirler. Devlet politikalarına gittikçe daha fazla etki eden liberalizm ve insan (vatandaş) merkezli anlayış, kamu kurum ve kuruluşlarında da liderlik kavramının yeniden sorgulanmasına neden olmuştur. Liderlik tarzlarıyla birlikte Türkiye’de yerel yönetimlerde gerçekleştirilen reformların, özellikle 5393 Sayılı Belediye Kanunu çerçevesinde liderlik tarzlarına ne yönde etki ettiği konusunda cevaplar aranmaktadır. Bu kapsam çerçevesinde, 5393 Sayılı Belediye Yasası liderlik tarzları çerçevesinde incelenmekte, belediye başkanlarının liderlik rolleri üzerinde durulmaktadır. Özellikle araştırmada yerel yönetimlerde yapılan reformların, yerel yöneticilerin liderlik tarzlarını ne yönde etkilediğini araştırmak amaçlanmıştır. Çalışmada, Türkiye'nin genelinde 188 belediye başkanının gönüllü katılımını sağlanmasıyla toplanan anketler SPSS 25 programı kullanılarak değerlendirmiştir. Belediye yasasının incelenmesiyle birlikte belediye başkanlarının halkla iç içe olması gerektiği, kapalı bir yönetim anlayışı yerine açık bir yönetim anlayışıyla yönetmeleri gerektiği, tamamiyle şeffaf bir yönetim anlayışına sahip liderlik rolüyle yerel yönetimlerde görev yapmaları gerektiği sonucuna varılabilmektedir.
Field : Sosyal, Beşeri ve İdari Bilimler
Journal Type : Uluslararası
Relevant Articles | Author | # |
---|
Article | Author | # |
---|