Enflasyonun her zaman ve her yerde parasal bir mesele olduğu düşüncesi fiyat istikrarının sağlanması için para politikası uygulamalarını yaygınlaştırmıştır. Fiyat istikrarını sağlayıcı para politikası olarak dünya ekonomilerinde ilk olarak para hedeflemesi politikası uygulanmıştır. Para büyüklüklerinin fiyatlarla ilişkisinin zayıfladığı gerekçesiyle parasal hedefleme politikası terk edilirken yerini döviz kuru hedeflemesi politikaları almıştır. Ancak döviz kurlarında meydana gelen aşırı oynaklıklar nedeniyle ekonomik krizler sıklaşınca enflasyonun doğrudan hedeflenmesi politikası yaygınlaşmaya başlamıştır. Mali baskınlık para politikasının etkinliğini sınırlayan bir faktördür. Uzun yıllar devam eden bütçe açıkları nedeniyle artan borç stokları para politikasının etkinliğini sınırlamakta, mali baskınlığa neden olmaktadır. Para politikasının temel aracı olan politika faizi yüksek kamu borç stokları nedeniyle istikrar sağlayıcı değil istikrar bozucu fonksiyon icra etmektedir. Türkiye ekonomisinde 2001 krizi öncesi parasal hedefleme ve döviz kuru hedeflemesi politikaları uygulanmıştır. 2001 krizi sonrası ise para politikası olarak önce örtük ardından açık enflasyon hedeflemesi uygulanmıştır. 2001 Ekonomik Krizi sonrası dönemde Türkiye ekonomisinde borç stoku, bütçe dengesi, faiz dışı denge, faiz hadleri gibi göstergelerden mali baskınlık düzeyi izlenerek para politikası etkinliği değerlendirilmiştir. Sonuçta mali baskınlığın yüksek olduğu, anti enflasyonist politika olarak para politikasından ziyade maliye politikasının etkili olduğu, fiyat istikrarının mali disiplinin saplandığı dönemde daha belirgin olduğu, yüksek politika faizinin fiyat istikrarını sağlayıcı değil bozucu etki doğurduğu sonucuna ulaşılmıştır
Alan : Eğitim Bilimleri; Filoloji; Güzel Sanatlar; Hukuk; Sosyal, Beşeri ve İdari Bilimler
Dergi Türü : Uluslararası
Benzer Makaleler | Yazar | # |
---|
Makale | Yazar | # |
---|