Deniz kirliliği dendiğinde belki de ilk önce akla gelen kirlilik türü gemilerden kaynaklı kirlenme olmaktadır. Gemilerden kaynaklı kirlilik, deniz kirliliğinde oldukça önemli bir rol oynasa da deniz yatağı faaliyetlerinden kaynaklanan kirlilik de çok bilinmeyen veya geri planda görülen deniz kirliliğinin bir başka kaynağını oluşturmaktadır. Enerji kaynaklarına yönelik artan küresel talep ve teknolojideki önemli gelişmeler petrol ve gaz endüstrisine olan ilginin ve talebin de artmasına neden olmuştur. Bu durum petrol ve gaz faaliyetlerinin karadan, denizlere doğru kaymasına neden olmuştur. Bugün, kıyı ötesi üretim, dünyadaki petrol ve doğal gaz talebinin ve tedarikinin ayrılmaz bir parçası, önemli bir bileşenidir. Dolayısıyla kıyı ötesi petrol ve gaz faaliyetlerinin sürekli büyümesi ve artması, deniz ekosistemleri ve biyolojik kaynaklar üzerindeki etkisi de dâhil olmak üzere birçok önemli soruyu gündeme getirmiştir. Çalışmamızda öncelikle kıyı ötesi petrol ve gaz faaliyetlerinden ne anlaşılması gerektiği hususu üzerinde durulacaktır. Daha sonra kıyı ötesi petrol platformlarına ve bu platformların hukuki niteliğinin ne olduğu konusuna değinilecektir. Son olarak kıyı ötesi petrol ve gaz faaliyetlerinin deniz çevresine etkisinden bahsedilecektir. Bu bağlamda kıyı ötesi petrol ve gaz faaliyetleri esnasında meydana gelen kirlilik ve kıyı ötesi petrol ve gaz faaliyetlerinde kaza sonucu ortaya çıkan kirlilik konuları incelenecektir.
When it comes to marine pollution,
Alan : Hukuk
Dergi Türü : Ulusal
Benzer Makaleler | Yazar | # |
---|
Makale | Yazar | # |
---|