Azerbaycan edebiyatı 19. yüzyılın son çeyreği ile 20. yy’ın başlarından itibaren yeni bir yapılanma dönemine girmiştir. Gerek Rusya ve Rusya üzerinden gelen Batılı etkiler, gerekse Osmanlı Türkiyesi bu yapılanmada önemli rol oynamıştır. Özellikle siyasi sahada yaşananların da etkisi ile bu yıllarda kendini hissettirmeye başlayan ideolojik bakış açısı, adı geçen yapılanmanın önemli parçalarından birini oluşturmaktadır. Bu dönemde Azerbaycan’da farklı nedenlere bağlı olarak giderek rağbetini artıracak olan milliyetçi tavır, realizm ve romantizm gibi edebî temayüller üzerinde de belirleyici olmuştur. Şiirde genellikle “halk” ifadesinin de bir karşılığı olarak kullanılmakta olan millet sözcüğü, siyasi ve ideolojik bir anlam kazanmıştır. İşte bu gelişme, Sovyet döneminde Marksist eleştirmenlerce yapılan “mürtece-mütereqqi edebiyyat” sınıflamasının da temel gerekçelerinden birini oluşturacaktır. Azerbaycan edebiyatının yeni bir yapılanma içerisine girdiği 1960’lı yıllara kadar sürdürülecek olan bu bakış açısı, esasen propagandist edebiyat anlayışının bir ürünüdür. Zira her ne kadar romantik şair ve yazarlar kategorize edilmiş olsa da, romantik edebiyatına millîlik vasfı kazandıran en önemli etkenlerden birisi müşterek milliyet bilincidir.
Field : Sosyal, Beşeri ve İdari Bilimler
Journal Type : Uluslararası
Relevant Articles | Author | # |
---|
Article | Author | # |
---|