Siyaset, erk ve iktidar, ilk toplumların oluşmasıyla birlikte ortaya çıkmış ve o günden bugüne insan ilişkilerinde ve toplum düzeninde etkili olmuş kavramlardır. Siyaset toplumsal ilişkilerde büyük ölçüde etkin ve karmaşık bir ilişkiler ağıdır ve bir devlete vatandaşlık bağı ile bağlı bütün bireyleri kapsayıcı bir yönü vardır. 21. Yüzyılda yükselen demokrasi söylemleri siyasi alanın ayrım yapmaksızın bütün birey ve grupları kapsaması dolayısı ile çoğulcu bir yapı içermesi gerektiğini dünya gündemine taşımıştır. Demokrasinin gereklerini yerine getirme yönünden siyasi alan incelendiğinde karşımıza çıkan ise, dünya nüfusunun yarısını oluşturmakta olan kadınların siyasetten dışlanmakta olduğu gerçeğidir. Bütün birey ve grupları kucaklaması gereken siyasetin yapmış olduğu ayrımcılıklar arasında en yüksek orana sahip ayrımcılıklardan biri cinsiyet ayrımcılığı olarak karşımıza çıkmaktadır. Tüm dünyada olduğu gibi Türkiye’de de kadınlar siyasi arenada ayrımcılığa maruz kalmakta ve yeterli oranda temsil edilememe sorunu yaşamaktadır. Dünyada kadınların seçme-seçilme hakkını kazanma tarihleri incelendiğinde Türk kadınının oldukça erken bir tarihte bu hakkı elde ettiğini görmekteyiz. Ancak 2018 yılında Türk kadınının geldiği nokta incelendiğinde karşılaşılan durum, siyasette kadın temsilinde dünya ortalamalarının altında kaldığıdır. Türk siyasetinde kadın temsilinin 2018’de bulunduğu noktanın tespit edilmeye çalışılacağı bu araştırmada, yakın zamanda yapılan Haziran- Kasım 2015 ve Haziran 2018 seçimlerinin karşılaştırması yapılarak Türk siyasetinde kadınların siyasi temsilinin bir analizi yapılmaya çalışılacaktır.
Politics, man and power are concepts that have emerged with the formation of the first societies and have since been influential in human relations and in the social order. Politics is a broadly effective and complex network of relationships in social relationships and a state has a comprehensive aspect of all individuals connected with the citizenship bond. 21 of 21. The rise of democracy in the century has brought to the world’s agenda that the political sphere, without distinction, should include a multi-structure because it covers all individuals and groups. When the political field is examined to meet the demands of democracy, it is the fact that women who make up half of the world’s population are excluded from politics. One of the highest percentages of discrimination among the policies that all individuals and groups must cover is gender discrimination. As in the world, women in Turkey are subjected to discrimination in the political arena and have a problem of being not represented enough. When we look at the dates of winning women’s right to vote in the world, we see that the Turkish woman gained this right in a very early date. But in 2018, when the point where the Turkish woman arrived was examined, the situation was found that the representation of women in politics remained below the world average. In this study, which will try to identify the point where the representation of women in the Turkish politics is in 2018, a comparison of the recent June-November 2015 and June 2018 elections will try to make an analysis of the political representation of women in the Turkish politics.
Alan : Eğitim Bilimleri; Filoloji; Güzel Sanatlar; Hukuk; İlahiyat; Sosyal, Beşeri ve İdari Bilimler; Spor Bilimleri
Dergi Türü : Uluslararası
Benzer Makaleler | Yazar | # |
---|
Makale | Yazar | # |
---|