Kullanım Kılavuzu
Neden sadece 3 sonuç görüntüleyebiliyorum?
Sadece üye olan kurumların ağından bağlandığınız da tüm sonuçları görüntüleyebilirsiniz. Üye olmayan kurumlar için kurum yetkililerinin başvurması durumunda 1 aylık ücretsiz deneme sürümü açmaktayız.
Benim olmayan çok sonuç geliyor?
Birçok kaynakça da atıflar "Soyad, İ" olarak gösterildiği için özellikle Soyad ve isminin baş harfi aynı olan akademisyenlerin atıfları zaman zaman karışabilmektedir. Bu sorun tüm dünyadaki atıf dizinlerinin sıkça karşılaştığı bir sorundur.
Sadece ilgili makaleme yapılan atıfları nasıl görebilirim?
Makalenizin ismini arattıktan sonra detaylar kısmına bastığınız anda seçtiğiniz makaleye yapılan atıfları görebilirsiniz.
 Görüntüleme 96
 İndirme 22
HİKÂYET-İ MEYMÛNE BÂNÛ-YI ‘ZAM’DA DUDAK UYUMU
2015
Dergi:  
Researcher
Yazar:  
DOI:  
10.18301/rss.31
Özet:

Dudak (düzlük-yuvarlaklık) uyumu, bir kelimedeki ünlü seslerin düzlük yuvarlaklık bakımından birbirini takip etme esasına dayanan bir uyumdur. Türkçenin her devresinde ve her sahasında kelime bünyesine kuvvetle hâkim olan bir uyum değildir. Bu uyum; Eski Türkçede bazı tereddütlerle birlikte genel olarak mevcut bulunmasına rağmen, Eski Türkiye Türkçesinde esaslı bir sarsıntı geçirmiş ve uyumsuzluk sürecini en belirgin şekilde yaşamıştır. Bu nedenle Eski Türkiye Türkçesi, dudak uyumunun en zayıf olduğu devre olmakla birlikte bu devre metinlerinde bir dudak uyumunun varlığından da bahsedilemez. Söz konusu uyumsuzluk; Klasik Osmanlı Türkçesi döneminin ilk zamanlarında yavaş yavaş katılığını kaybederek kelime kök ve eklerinde uyuma bağlılık göstermeye başlamıştır. Orta Türkçe döneminde ise gelişimine hızla devam etmiş ve dönemin sonunda da gelişimini tamamlamıştır. Ancak XVI. yüzyıldan itibaren hareke kullanımının sınırlanması ve imlanın kalıplaşması nedeniyle dilin yapısındaki bu fonetik gelişmeyi takip etmek zordur. Bu gelişme, ancak XVII. yüzyıldan itibaren Macar, İtalyan ve Fransızların Türkçeyi öğrenmek veya öğretmek amacıyla hazırladıkları sözlük ve gramer kitaplarından takip edilebilir. Transkripsiyon metinleri adı verilen bu başvuru kaynaklarına ilaveten orijinal yapısı müstensih tarafından ihmal edilip istinsah edildiği dönemin söyleyişine bağlı kalınarak harekelenen yazma eserlerden de yararlanılabilir. Bu nev’i eserler, Türkçenin dünden bugüne yapısal olarak gösterdiği fonetikle ilgili değişim ve gelişimlerin belirlenmesinde önem taşıyan dil tarihî belgeleridir. Bunlardan biri de XIX. yüzyılda istinsah edilen Hikâyet-i Meymûne Bânû-yı ‘zam adlı eserdir. Eski Türkiye Türkçesinin fonetik özelliklerini yansıtmasının yanında metinde yeni şekilli kelime tabanı ve eklerin de kullanılması; dudak uyumunun Osmanlı Türkçesinde bir hayli mesafe kat ettiğini göstermektedir. Bu eser üzerinde yapmış olduğumuz inceleme; art zamanlı incelemelere de ışık tutacağı gibi elde edilen veriler sayesinde XIX. yüzyıl Türkçesinin dudak uyumu sistemi ile ilgili özellikler de gün ışığına kavuşacaktır. Bu çalışmada; İstanbul Millet Kütüphanesi Ali Emiri Koleksiyonu 34 Ae Roman 107 numarada kayıtlı olan nüsha dikkate alındı. İlk önce Hikâyet-i Meymûne Bânû-yı ‘zam hakkında bilgi verildi, sonra dudak uyumu için gerekli olan malzeme belirlenerek Eski Türkiye Türkçesi Orta Osmanlıca devrelerindeki mukabilleriyle karşılaştırıldı. Elde edilen istatistikî veriler değerlendirildi.

Anahtar Kelimeler:

Atıf Yapanlar
Bilgi: Bu yayına herhangi bir atıf yapılmamıştır.
Researcher

Alan :   Eğitim Bilimleri; Filoloji; Güzel Sanatlar; Hukuk; İlahiyat; Sosyal, Beşeri ve İdari Bilimler; Spor Bilimleri

Dergi Türü :   Uluslararası

Researcher