Özet İlkel toplumlardan gelişmiş toplumlara kadar farklı isimlerle telaffuz edilen aile kurumu, tarihi süreçten geçerek köklü bir değişikliğe maruz kalmış ve değişen sosyal yapı içerisinde kendini yenilemiştir. Türklerde aile “ilk sosyal birlik” olarak, içtimai bünyenin çekirdeği kabul edilip, “kan akrabalığı” esasına dayandırılmıştır. Türk toplumu, süreç içerisinde meydana gelen değişim ve gelişimlerden etkilenerek aile yapısını şekillendirmiştir. Eski Türklerde aile sosyal yapının ve aynı zamanda devletin temel yapı taşı olarak görülmüş, töreye göre düzenlenerek, devletin lokomotifi olmuştur. Türklerin İslamiyet’i kabulü ile Türk toplum yapısında değişimler meydana gelmiştir. Osmanlı ailesi de Türk kültürü ve İslam hukuku bünyesinde şekillenmiştir. Osmanlı modernleşmesi ve ıslahat hareketlerine paralel olarak meydana gelen sosyo-kültürel değişimler aileye de yansımıştır. Yenileşme hareketleri ile birlikte eski Türk aile yapısı, büyük şehirler kadar kırsal alanlarda da yavaş yavaş değişim geçirmeye zorlanmıştır. Türk ailesi Tanzimat, Meşrutiyetler dönemi ve Cumhuriyet ile birlikte yeniden şekillenmiş, hukuki düzenlemeler yapılmıştır. Türk kadının aile içinde her zaman çok önemli bir yeri olmuştur. Tarihi süreçte meydana gelen değişimler, kadının sosyal hayattaki etkisini arttırmıştır. Buna dayalı olarak, özellikle Meşrutiyetlerle birlikte kadınların hukuki hakları yükseliş göstermiştir. Tebliğimizin amacı, Türk ailesini bir bütün olarak, tarihi bakış açısıyla değerlendirip değişim ve gelişimlerini ele alarak Türk kadınının hukuki haklarının değişim sürecini ortaya koymaktır.
Benzer Makaleler | Yazar | # |
---|
Makale | Yazar | # |
---|