Özet:

The feminist literary criticism, which is considered one of the theories based on reading, is a criticism of the problem of the woman with a interdisciplinary approach, including the criticism of the woman as a reader, the criticism of the woman as a writer, the psychanalytic and Marxist criticism. Feminist literary criticism aims to draw attention to the issues that women face and place in society by questioning the values that reflect the male perspective in society and the judge in literature as a reflection of a patriarchal society.  Feminist criticism is constantly criticizing the opposition of a man in the women's male relationships. In this relationship, he emphasizes that the woman is usually in a state of adhering to the lifestyle chosen and chosen by the man. According to the studies performed, the female oppression is shown in many ways and this consciousness is attempted to be created. With the feminism movement, women begin to have equal legal rights to men in the field of work, education, communication, society and family. This means that women are able to express their voice in all areas of life. Feminist literature criticism also points to the fact that the male perspective of reading/consciousness that is placed in the minds begins to change. The study first provided information about the "feminist literary criticism", which is one of the methods of literary criticism, and later the story of Hatice Knowing Buğra's Property Owner was studied according to this method of criticism.

Anahtar Kelimeler:

Özet:

Okur merkezli kuramlardan biri olarak değerlendirilen feminist edebiyat eleştirisi; okur olarak kadına yönelik eleştiri, yazar olarak kadına yönelik eleştiri, psikanalitik ve Marksist eleştiri olmak üzere disiplinler arası bir yaklaşımla kadın sorununa eğilen bir eleştiridir. Feminist edebiyat eleştirisi, ataerkil bir toplumun yansıması olarak toplumdaki ve edebiyattaki hâkim erkek bakış açısını yansıtan değerleri sorgulayarak kadının toplum içindeki yerine ve karşı karşıya olduğu sorunlara dikkat çekmeyi amaçlar.  Feminist eleştiri, kadın erkek ilişkilerinde sürekli olarak erkeğin baskın çıkmasını eleştirir. Bu ilişki içerisinde kadının genellikle seçilen ve erkeği tarafından seçilen yaşam biçimine boyun eğen durumunda oluşuna vurgu yapar.     Yapılan çalışmalar doğrultusunda kadının birçok yönden ezilmişliği ortaya konur ve bu bilinç oluşturulmaya çalışılır. Feminizm hareketi ile kadınlar iş sahasında, eğitimde, iletişimde, toplum ve aile içinde erkeklerle eşit yasal haklara sahip olmaya başlar. Böylece kadınlar yaşamın her sahasında sesini duyurmayı başarır. Feminist edebiyat eleştirisi ile de zihinlerde yer edinen erkek bakış açılı okuma şeklinin/algısının değişmeye başladığına dikkat çekilir. Çalışmada ilk olarak edebiyat eleştiri yöntemlerinden biri olan “feminist edebiyat eleştirisi” hakkında bilgi verilmiş ve daha sonra Hatice Bilen Buğra’nın Mal Sahibi hikâyesi bu eleştiri yöntemine göre incelenmiştir.