Samiha Ayverdi, kadına bakışı yönüyle döneminin diğer birçok romancısından farklı çizgide durmaktadır. Eserlerini, fikirlerinin ifadesi için önemli birer vasıta olarak gören Ayverdi, bu tutumundan hiçbir zaman vazgeçmemiştir. O, kadın romancılarda aşk rüzgârlarının popülerliğini koruduğu zamanlarda bile, bu rüzgârlara kapılmamış, memleket meselelerini, gençliğin, toplumun sorunlarını ve bunlarla ilgili yapılması gerekenleri ele alma farklılığını göstermiştir. Yazar, bütün bu meseleler için çıkış yolu ararken çoğu zaman, kadını çözümün merkezinde görmüştür. Milletin terakki edebilmesi için kadının yüklenmesi gereken vazifelerle ilgili, okuyucularına tavsiyelerde bulunan Samiha Ayverdi yeni nesli yetiştirecek olan kadının öncelikle manevi hayatının sağlamlaştırılmasının gerekliliğine dikkat çekmiştir. Ayverdi’de tasavvuf, onun hayatının her alanını kuşatacak kadar büyük yer teşkil eder. Ümm-i Ken’an Dergahının Şeyhi Kenan Rıfâî ile tanıştıktan sonra, hayatına Rıfailik’in öğretileri doğrultusunda yön veren Ayverdi’nin manevi dünyasındaki bu değişim eserlerine de yansımıştır. “Batmayan Gün”, onun tasavvuf anlayışını ortaya koyan ilk romanlarından olması bakımından önemlidir. Tasavvufun bir kadın kahramanın “arayış” serencamı üzerinden ele alınması ise eseri “kadın kimliği” bakımından incelemeyi değerli kılmaktadır. “Batmayan Gün”de kadın; “entelektüel, mutasavvıf, sade dümdüz, temiz, zavallı, gösteriş düşkünü” gibi tanımlamalarla okuyucu karşısına çıkarılmaktadır. Yazar, kadının söz konusu bu kimliklerinden özellikle “mutasavvıf kadın”ı öne çıkarmış, ona entelektüel nitelikler de yükleyerek, okuyucusuna bir bakıma bu kadın kimliğini benimsemesi telkininde bulunmuştur. Bu telkine, Cumhuriyet’in yeni neslinin yetiştirilmesi adına, Ayverdi tarafından Cumhuriyet rejimine sunulmuş önemli bir öneri olarak da bakılabilir.
Alan : Eğitim Bilimleri; Filoloji; Güzel Sanatlar; Hukuk; İlahiyat; Sosyal, Beşeri ve İdari Bilimler; Spor Bilimleri
Dergi Türü : Uluslararası
Benzer Makaleler | Yazar | # |
---|
Makale | Yazar | # |
---|