Şirazi'ye göre Tanrı'nın zatının herhangi bir tarifle tarif edilmesi ve herhangi bir tanımla tanımlanması mümkün değildir. Çünkü en kapsamlı ve genel varlık, Tanrı'nın varlığıdır. O'ndan daha kapsamlı ve daha genel bir varlık yoktur. Düşünürümüze göre Tanrı'nın zatı ile sıfatları aynı gerçeği ifade etmektedir. Şirazi'ye göre Tanrı'nın varlık verme dışında başkaca bir fiili yoktur. O'nun bütün fiilî sıfatları varlık verme ve yoktan yaratma ile ilgili sıfatına indirgenebilir. Şirazi'ye göre Tanrı'nın bilgisinin kamil oluşunun sebebi bir akleden olarak zatını zatına yine kendi zatı ile inkişaf ettiriyor olmasıdır. Tanrı'nın mümkün varlıklara dair bilgisi onun yüce zatında resmedilmiş suretler değildir. Böyle bir söylem Şirazi'nin tespitine göre Aristoteles'e ve onu takip eden Meşşai filozoflara aittir. Sadreddin Şirazi'ye göre Tanrı'nın bilgisi, kendi zatının aynısıdır. Tanrı, kendi zatını akletmekte ve bilmektedir. Tanrı'nın zatı, zatını zorlayıp ona bir şeyi dikte etmez. O, kendi zatı ile külli içindeki cüz'i'yi bilir. Tanrı'nın zatı, zatına perde olup zatı zatından gizlenmiş değildir. Şirazi'ye göre varlığı zorunlu olan Yüce Tanrı'nın kendi zatını biliyor olması onun kendi dışındaki bütün mevcudat ve varlığı biliyor olmasını gerekli ve zorunlu kılmaktadır. Şirazi, Tanrı'nın şeylere dair bilgisinin mertebelerini inayet, kaza, kader, kalem, levh-i mahfuz ve varlık defteri olarak sıralamaktadır.
Alan : İlahiyat
Dergi Türü : Ulusal
Benzer Makaleler | Yazar | # |
---|
Makale | Yazar | # |
---|