İngiliz roman, öykü ve deneme yazarı Julian Barnes, özellikle eserlerinin büyük kısmına hâkim olan ‘üstanlatılara karşı duyulan şüphecilik ve muhalefet’ teması göz önünde bulundurularak, genellikle post-modern bir yazar olarak değerlendirilir. Yazarın 20. yüzyılın son dönemlerinde artan ünü, onun sorgulanmadan kabul edilen, tümleyici, mutlak anlam ve bilgiye ulaşma savına sahip anlatıları korkusuzca sorgulamasından kaynaklanmaktadır. Barnes’ın kendi adı altında yayımlattığı sekizinci romanı olan İngiltere İngiltere’ye Karşı da okuyucularına ulusal kimlik, İngilizlik ve yazılı tarihî materyaller gibi konuların özünde yatan çelişkileri iğneleyici ve politik imalarla yüklü bir anlatımla sunar. Romanda yazar, tarih yazımı ve gerçeklik/orijinallik olgularını sorgulamasıyla, Baudrillard’ın modern dünyada anlam ve tarih üzerine düşüncelerine paralel olarak, insan hatıralarının ve hafızasının yanılma payının yüksekliğini vurgular. Bu bağlamda, bu çalışmanın amacı Julian Barnes’ın post-modern romanı İngiltere İngiltere’ye Karşı’da yazarın Baudrillard’ın ‘simulacra’ teorisine açık açık göndermeler yaparak tarih yazımını nasıl sorunsallaştırdığını gözler önüne sermek ve yazılı tarihin, insanların sorunlu hafıza sisteminin ürünü olan, geçmişin güvenilmez kopyalarından ibaret olduğunu kanıtlamaktır.
Writer of a great number of novels, short stories and essays, Julian Barnes has always been reckoned into the post-modernist canon of English literature especially with the theme of suspicion and defiance of metanarratives dominating his fiction. Much of Barnes’ reputation in the last decades of the twentieth century stems from his fearless questioning of totalizing and blindly-accepted narratives that have a claim to ultimate knowledge and meaning. Barnes’ England, England, his eighth novel written under his own name, presents the reader with the problematic nature of issues like national identity, Englishness and documented history with a satirical tone and political implications. Barnes emphasizes the fallibility of human memory in his questioning of history writing and the notions of reality and authenticity, which is reminiscent of Baudrillard’s considerations of meaning and history in the modern world. In this respect, Barnes’ post-modern novel England, England openly problematizes history writing with explicit references to Baudrillard’s theory of the ‘simulacra’, asserting that documented history is nothing but unreliable copies of the actual past created by a defective memory system.
Alan : Eğitim Bilimleri; Fen Bilimleri ve Matematik; Filoloji; Sağlık Bilimleri; Sosyal, Beşeri ve İdari Bilimler
Dergi Türü : Uluslararası
Benzer Makaleler | Yazar | # |
---|
Makale | Yazar | # |
---|