Özet:

Teknoloji kavramı her ne kadar 19. yüzyılla birlikte yoğun olarak kullanılmaya başlanmış olsa da teknolojinin kökeninin, insanlığın varlığı için savaştığı ve bu amaç için ilk entelektüel ekipmanını oluşturduğu dönemlere dayandığı söylenebilir. Uzun süredir teknoloji, insan yaşamını etkileyen hatta bunun da ilerisinde insan hayatının önemli bir parçası haline gelmiş bir olgu olarak görülmektedir. Bugün oldukça basit gelen ilk icatlar, insanlığın uzun süren toplu çabasının bir ürünü olarak birçok küçük icadın ve yeteneğin bir araya gelmesiyle ortaya çıkmışlardır. Teknolojinin özellikle son yüzyıldaki hızlı yükselişi bütün sektörlerle teknolojinin entegre olmasına neden olmuş, yeni teknolojilerin kullanılmaması birçok sektörün gelişimindeki en önemli engel olurken, yeni teknolojilerin kullanımı ya da yeni teknolojilerin üretilmesi birçok sektörün gelişmesine önemli ölçüde imkan sağlamıştır. Son yıllarda finansal teknolojilerde meydana gelen gelişmeler hem Dünya’daki hem de Türkiye’deki tüketicileri fazlasıyla etkilemiştir. Finansal teknolojilerde yaşanan gelişmeler tüketicilerin finansal ürünlere ve hizmetlere kolay erişebilmesini sağlamaktadır. Gelişen teknoloji ile finans sektöründe farklı bir tüketici profili oluşmaya başlamıştır. Yeni oluşan bu tüketici profili, şubelere gitmeden işlemlerini internet bankacılığı üzerinde yapan Bitcoin, Ethereum vb. kripto paralara yatırım yapan, eski usul şirketler yerine startuplar kuran yapıdadır. Bu araştırmanın amacı, tüketici yenilikçiliği kapsamında tüketicilerin Finansal Teknolojilere uyumuna yönelik bir farkındalık oluşturmak, bilgi düzeylerini artırmak ve finansal teknoloji literatürüne katkı sağlamaktır. Bu amaçla Mersin ilinde finansal teknoloji ürünlerinden en az bir tanesini kullanmış tüketicilere Nisan 2019-Mayıs 2019 döneminde anket yapılmıştır. Çalışma sonucunda Hedonik (hazcı), fonksiyonel ve bilişsel yenilikçi tüketicilerin finansal teknolojilere karşı tutumunun etkisinin anlamlı olduğu, sosyal yenilikçiliğin ise, finansal teknolojilere karşı tutuma anlamlı bir etkisinin bulunmadığı tespit edilmiştir.

Anahtar Kelimeler: