Osmanlı Devleti’nde Batı müziği ile ilk temasın Kanuni Sultan Süleyman Dönemi’nde gerçekleştiği düşünülse de devletler arası herhangi bir yazışmanın günümüzde bulunmaması bu bilgiyi dayanaksız bırakmaktadır. Resmî belgeler ancak III. Selim Dönemi’yle günümüze ulaşmıştır. Bu sebeple III. Selim’in oluşturduğu düzenli ordu olan Nizâm-ı Cedîd bünyesinde bulunan boru takımı Osmanlı’nın ilk Batı müziği bandosunu temsil etmektedir. Osmanlı’nın geneline yayılmayan bu oluşumun başlattığı Batı’ya dönüş, Sultan II. Mahmud Dönemi’yle hız kazanmıştır. Sultan Mahmud’un güçlü iradesiyle dağılan Yeniçeri Ocağı, beraberinde Mehterhâne-i Hümâyun’u da olumsuz anlamda etkilemiştir. Mehterhâne-i Hümâyun teşkilâtı, Yeniçeri Ocağı’nı hatırlattığı düşüncesiyle görev kapsamı daraltılarak Batılı anlamda eğitim veren Mûzikâ-yı Hümâyun’un gölgesinde kalmıştır. Mûzikâ-yı Hümâyun ile Batı müziği resmen Osmanlı sarayına girmiş ve bu bağlamda Osmanlı’da Batı müziği formlarında besteler ortaya çıkmaya başlamıştır. Çalışmamızın ana konusunu ihtiva eden Bülbül Opereti ise, Mûzikâ-yı Hümâyun’da yetişen ünlü bestekâr Muallim İsmail Hakkı Bey tarafından Türk mûsikîsi makamlarıyla 3 perde olarak bestelenmiştir. Hicrî 1337 yılında Cemal Sahir Bey, Bülbül Operetini konu edindiği Temsil-i Mûsikî Rehberi adlı matbu bir eser kaleme almıştır. Bu çalışma ile amaçlanan Temsil-i Mûsikî Rehberi adlı matbu eserin transkripsiyonu yapılarak Bülbül Opereti’nin incelenmesidir.
Alan : Güzel Sanatlar; Sosyal, Beşeri ve İdari Bilimler
Dergi Türü : Uluslararası
Benzer Makaleler | Yazar | # |
---|
Makale | Yazar | # |
---|