Ahmet Hamdi Tanpınar Türk düşünce geleneği içinde özgün bir yere sahiptir. Osmanlı Türk modernleşmesi sürecinde bozulan “ruh bütünlüğü”nün sağlanması sorunu, yeni ile eskinin mücadelesi ve bu sürecin yarattığı kültürel bunalım, iş ahlakı problemi ile birlikte eserlerinin temel izleklerini oluşturmaktadır. Ölümünden sonraki dönemde temel düşünsel eğilimlerin indirgemeciliği ve dar ufukluluğundan dolayı fazla ilgi görmeyen Tanpınar, 1990’lı yıllardan itibaren yoğun bir biçimde incelenmeye başlamıştır ve bu eğilim günümüzde artarak devam etmektedir. Bu sürecin temel sebeplerinden birisi ekonomi temelli okumalar yerine kültür merkezli okumaların öne çıkması, ikincisi “yasa koyucu” entelektüellerin yerine “yorumcu” entelektüellerin zaman içinde belirleyici olmaya başlamasıdır. 1990’lı yıllarda belirginleşen Batılılaşma sürecindeki kriz de yeni arayışları ortaya çıkarmıştır ve Tanpınar sağladığı düşünsel imkanlarla yeni okumaları mümkün kılmıştır
Alan : Sosyal, Beşeri ve İdari Bilimler
Dergi Türü : Uluslararası
Benzer Makaleler | Yazar | # |
---|
Makale | Yazar | # |
---|