Hızla gelişen teknolojik ortam, elektrik enerjisi talebini neredeyse geometrik olarak artırmakta, enerji açığı sadece Türkiye’de değil bütün dünyada önemli bir olgu haline gelmektedir. Buna rağmen özellikle Türkiye gibi gelişmekte olan ülkeler, yinelenebilir alternatif enerjiler kullanmak yerine, doğaya en fazla zarar veren fosil kökenli enerji kaynaklarına yönelmeleri izahtan varestedir. Son yarım yüzyıl içinde teknoloji yoğun ortam içinde dünyayı saran “teknosfer” sadece Türkiye’de değil bütün dünyada enerji sorununu ve/veya sorunsalını ortaya çıkarmıştır. Bu bağlamda gerek dünyada gerek Türkiye’de yürütülen her türlü madencilik çalışmaları, ekonominin dinamizmi, artan nüfus ve rekabet edebilirlik açısından gerekse fiziksel alt yapı gelişmeleri açısından gereklilik taşısa da, kim ne derse desin, doğal çevrenin az veya çok yer yer tahrip olmasına, yer yer yok olmasına neden olmaktadır. Altın madenciliği konusunda şunu baştan belirtmek gerekir ki, maden ocaklarının hiç birinin çevreye hiç bir zarar vermediğini kimse iddia edemez, az veya çok mutlak surette ekosisteme tahribatları bulunmaktadır. Kaldı ki, maden ocaklarının faaliyetin tamamlanmasından sonra ekosistemi yeniden oluşturmaya yönelik faaliyetleri en azından ülkemizde nadirattandır. Kaldı ki faaliyet sürecinde kullanılan siyanürün, (siyanürün yarılanma ömrü kısa olsa bile) az veya çok çevre olumsuz etkisi bulunmaktadır. Taşkın, heyelan, deşarj patlamaları, faylanma vb. olağanüstü durumlarda ortaya çıkabilecek riskler hariç. Çalışmamızda genelde Dünyada ve Türkiye’de madencilik faaliyetlerinin çevreye etkisi, özelde Türkiye’deki altın madenciliği ele alınacaktır.
rapidly increasing the technological environment electricity demand is almost geometrically increasing the energy vulnerability is not only in turkey but in the whole world, although developing countries such as turkey are still able to use alternative energies instead of being able to switch to the energy sources of fossil origin, but in the last half-cent century, "teknosfer" is not only in turkey but in all over the world, but in this context, there is no need to be a significant risk in the development of all kinds of mining activities carried out in turkey, or in terms of the fact that there is no need to be a minimum risk in terms of the development of the development of the development of the mining or the infrastructure of the infrastructure in turkey, which there is no need to be a minimum of the development in terms of the development of the environment
Alan : Eğitim Bilimleri; Sosyal, Beşeri ve İdari Bilimler; Ziraat, Orman ve Su Ürünleri
Dergi Türü : Uluslararası
Benzer Makaleler | Yazar | # |
---|
Makale | Yazar | # |
---|