Elektromanyetik dalgalar aracılığı ile bir olayın, bir iletinin topluma ses yoluyla aktarılması olarak tanımlanan radyo, yirminci yüzyılda önemli bir kitle iletişim aracı haline gelmiştir. Uluslararası alanda rejimlerin sınıfsal özelliğine ve siyasal amacına bağlı olarak radyodan, geniş halk kitlelerini etkilemek amacıyla yararlanılmıştır. İkinci Dünya Savaşı sonrasında Batı ekonomik sistemiyle bütünleşme çabaları içinde olan Türkiye’de devletin tekelinde bulunan radyonun özellikle, 1946’da çok partili döneme geçildikten sonra 1964’te TRT’nin kurulmasına kadar devam eden süreçte, siyasal iktidarlar tarafından bir siyasal iletişim aracı olarak kullanılması tartışma konusu olmuştur. Türkiye’de radyo yayıncılığı açısından önemli olan bu yıllarda radyo yayıncılığının, dönemin siyasal ve toplumsal gelişmeleri çerçevesinde genel bir değerlendirilmesi yapılmıştır. Araştırmada konu ile ilgili önceki çalışmalara yönelik bir literatür taraması yapılmış, elde edilen dokümanlar dönemin koşulları çerçevesinde analiz edilerek, veri kaynağı olarak kullanılmıştır.
Alan : Eğitim Bilimleri; Sosyal, Beşeri ve İdari Bilimler
Dergi Türü : Uluslararası
Benzer Makaleler | Yazar | # |
---|
Makale | Yazar | # |
---|