İdeoloji, -Marx’ın Alman İdeolojisi eserinden önce- Hegel’in “mutlak tin” düşüncesi ve Feuerbach’ın din eleştirisi ile birlikte Marx’ın materyalist teorisinin oluşumunda başlıca rolü üstlenmiştir. İdeoloji kuramının oluşumu Hegel ve Feuerbach’ın düşünce izleğine, din eleştirisinden materyalizm eleştirisi ve bu minvaldeki argümanlara kadar uzanır. Parekh’in (1982)’de dediği gibi, Marx, maddi gerçeklikle düşünce arasında diyalektik bir ilişkiyi göstermeye çalışarak keskin ve sistematik düşüncelerin karşısında konumlanmıştır. Klasik Marksist teoride ideoloji kavramı, “üstyapı” ya dahil, din, ahlak ya da siyasi kurumlara atfedilir bir şekilde ve bu yapılarla eşdeğerlik kurulmaya çalışılarak açıklanmıştır. Bu çalışma “üstyapı” metaforu ile ideoloji arasındaki eşdeğerlik ilişkisine karşı çıkmaktadır. İdeoloji, psikolojik bir düzlemden başlayarak, maddi gerçekliğin “yanılsama” ya da “yanlış bilinç” içeren pozitif anlamından negatif anlama gelecek şekilde kullanılmıştır. Larrain, bu gibi geçişlerde ideolojinin yanlış bilinç, yanılsama ya da egemen sınıfa referans verilerek değerlendirildiğini belirtir. Fakat Marx, özellikle ideoloji sorunsalının detaylı olarak ele alındığı Alman İdeolojisi eserinde, ideolojiyi farklı bir fenomenle eşdeğer oluşumdan kaçınarak ideolojinin kurumlarla diyalektik ilişkisine önem vermiştir. Larrain’i takip ederek, bu çalışmada ideoloji kavramı dönemlere ayrılarak kavramın zaman içinde nasıl farklılaştığı sorunsallaştırılmaktadır. Marx’ta ideoloji kavramı nasıl değişip dönüşüme uğramıştır? Kavram, farklı dönemlerde hangi anlamlara gelecek şekilde kullanılmıştır? Bu çalışmada dönemleştirme yoluyla Marx’ta ideoloji kavramının basitçe yanlış bilinç, yanılsama ya da egemen güç anlamına gelmediğinin altı çizilmektedir.
Ideology, before Marx’s work of German Ideology, had a key role in the formation of Marx’s materialist theory, along with Hegel’s “total tin” thought and Feuerbach’s religious criticism. The formation of the theory of ideology ranges from Hegel and Feuerbach’s thought followers, from religious criticism to materialist criticism and to the arguments in this minval. As Parekh said in 1982, Marx was positioned in the face of sharp and systematic thoughts, trying to show a dialectic relationship between material reality and thought. In the classical Marxist theory, the concept of ideology is explained in a way that is attributed to religious, moral or political institutions, including the "substition" and in an attempt to establish equality with these structures. This study is contrary to the equality relationship between the metafor and the ideology. Ideology has been used in the future, starting from a psychological level, to negative meaning from the positive meaning of the material reality, which contains "misleading" or "fake consciousness". Larrain points out that in such transitions ideology is assessed by reference to misconsciousness, misconception or dominant class. But Marx, in his work of German Ideology, in particular in which the issue of ideology is detailed, emphasized the dialectic relationship of the ideology with the institutions by avoiding the formation equivalent to a different phenomenon. Following Larrain, in this study, the concept of ideology is divided into periods and questioned how the concept differs over time. How did the concept of ideology change in Marx? What are the concepts used in different periods? Through periodization, this study illustrates that the concept of ideology in Marx does not simply mean false consciousness, misconception or dominant power.
Alan : Eğitim Bilimleri; Filoloji; Güzel Sanatlar; Hukuk; Sosyal, Beşeri ve İdari Bilimler
Dergi Türü : Uluslararası
Benzer Makaleler | Yazar | # |
---|
Makale | Yazar | # |
---|