Kullanım Kılavuzu
Neden sadece 3 sonuç görüntüleyebiliyorum?
Sadece üye olan kurumların ağından bağlandığınız da tüm sonuçları görüntüleyebilirsiniz. Üye olmayan kurumlar için kurum yetkililerinin başvurması durumunda 1 aylık ücretsiz deneme sürümü açmaktayız.
Benim olmayan çok sonuç geliyor?
Birçok kaynakça da atıflar "Soyad, İ" olarak gösterildiği için özellikle Soyad ve isminin baş harfi aynı olan akademisyenlerin atıfları zaman zaman karışabilmektedir. Bu sorun tüm dünyadaki atıf dizinlerinin sıkça karşılaştığı bir sorundur.
Sadece ilgili makaleme yapılan atıfları nasıl görebilirim?
Makalenizin ismini arattıktan sonra detaylar kısmına bastığınız anda seçtiğiniz makaleye yapılan atıfları görebilirsiniz.
 Görüntüleme 62
 İndirme 14
Endülüslü Şair İbn ‘abdirabbih ve Şiirlerinden Örnekler
2020
Dergi:  
Kilis 7 Aralık Üniversitesi İlahiyat Fakültesi Dergisi
Yazar:  
Özet:

Avrupa kıtasının Güneybatısında yer alan ve günümüzde İspanya ve Portekiz devletlerinin bulunduğu İber yarımadası Endülüs adı ile bilinmektedir. Endülüs isminin anlamı ve bu bölgeye veriliş sebebi hakkında farklı görüşler mevcuttur. Bunlardan ilki bu ismin Hz. Nûh’un torunu Endülüs bin Tûbâl bin Yâfes bin Nûh’dan geldiği yönündedir. Bu görüşe göre Hz. Nûh’un torunu Endülüs, İberya yarımadasına yerleşen ilk insandır. Dolayısıyla bu bölgeye Endülüs bin Tûbâl bin Yâfes ismine atfen ‘Endülüs’ adı verilmiştir. İkinci görüş ise Doğu Cermen kavimlerinden olan Vandalların yaşadığı bölgeye Endülüs isminin verildiği yönündedir. Almanya’nın doğusunda Vistül ve Oder nehirleri arasında yaşayan Vandallar, V. yüzyılın başlarında Kuzeyden Güneye göç ederek Cebel-i Târık Boğazı’na kadar gelmişler ve buradan Afrika’ya geçmişlerdir. Kuzey Afrikalılar Vandalların geldiği İber Yarımadasının güneyine bu ismi vermişlerdir. Arap komutan Târık b. Ziyâd (ö.102/720)’ın İspanya’yı fethinden sonra Cebel-i Târık’tan Pirene dağlarına kadar uzanan bölgenin tamamına Endülüs adı verilmiştir. Gırnata (Gıranada), İşbiliyye (Sevilla), Ceyyân (Jaén), Kurtuba (Cortoba) v.b. gibi vilayetleri kapsayan Endülüs ismi zamanla farklı milletler tarafından yaygın olarak kullanılır hale gelmiştir. İspanya’nın Emevî halifesi Velîd b. Abdilmelik (ö.96/715) zamanında, Müslümanlar tarafından fethinin ardından bölgede Müslüman Endülüs Devleti kurulmuştur. Abdurrahmân ed-Dâhil (ö.172/788) döneminde siyasi olarak istikrarın sağlanması ile birlikte bu bölgede kültürel faaliyetler de gerçekleştirilmiştir. Bu dönem dikkat çeken kültürel faaliyetlerden biri Endülüslü Araplar tarafından başlatılan çeviri hareketidir. Bu faaliyetler kapsamında Endülüslü Araplar eski Yunan tıp ve felsefesine ait eserleri kendi dillerine çevirmiş ve bu tercümelere pek kıymetli şerhlerini de eklemişlerdir. Bölgedeki ilmi faaliyetler çok geçmeden Batı Avrupa’nın ilgisinin Arap coğrafyasına ve Arap diline kaymasına sebep olmuştur. Bunun neticesinde ise Müslüman Endülüs Devleti eski Yunan kaynaklarının Batı Avrupalı araştırmacılara ulaşmasını sağlayan bir köprü haline gelmiştir. Ayrıca bu dönemde edebiyatta özellikle de şiir türünde birtakım yenilikler meydana gelmiştir. Ancak şiir türündeki yenilikler birdenbire değil eski Arap şiirinin taklidi, eski Arap şiirinin yeniden inşası ve taklitten uzak özgün şiir dönemlerini kapsayan uzun bir süreç içerisinde zamanla teşekkül etmiştir. Doğu’yu taklit dönemi olarak da nitelendirilebilen eski Arap şiirinin taklit edildiği “klasik dönem” şairleri hem içerik hem de yapı olarak klasik kaside formatında şiirler yazmışlardır. VIII. yüzyıla karşılık gelen bu dönem şairleri arasında Endülüs Emevî devletinin kurucusu Abdurrahmân ed-Dâhil, Ebu’l-Muhaşşâ (ö.206/821[?]), Hakem b. Hişâm (ö.961/979) ve Abbâs b. Nâsih (ö.238/853) gibi isimleri saymak mümkündür. Ancak miladi IX. yüzyıla gelindiğinde Doğu’yu taklitten kurtulabilen Endülüslü şairler yeni ve özgün şiir türleri ortaya koyabilmiştir. İlk kez Endülüs’te ortaya çıkan ve bestelenmek için yazılan muvaşşaha türü de bu kapsamdadır. Edebî bir tür olarak ilk kez Mukaddem b. Mu’âfâ el-Kabrî (ö.299/912) tarafından ortaya konduğu iddia edilen muvaşşahalar, klasik Arap kasidesinde de işlenilen gazel, tasvir ve ḫamriyât gibi konuları içerir. Her ne kadar konu bakımından Cahiliye şiirleri ile benzerlik gösterse de biçimsel olarak yani vezin ve kafiye düzeni bakımından klasik kasideden oldukça farklıdır. X. yüzyılın ilk çeyreğinde Endülüslü Arap şairleri tarafından klasik dönem Arap şiirlerinin yeniden taklit edilmeye başlandığı görülür. Bu “taklit hareketi” cahiliye döneminde inşâd edilen şiirler ile sınırlı kalmayıp Arap edebiyatının şiir ve nesir türlerinde zirveye ulaştığı Abbasi dönemi şiirlerini de kapsar. İbn Hâni (ö.362/983), İbn Şüheyd (ö.426/1035) ve İbn Derrâc (ö.421/1030) ve çalışmaya konu olan İbn ‘Abdirabbih (ö. 328/940) gibi şairlerin temsil ettikleri bu döneme “neo-klasik” dönem adı verilir. XI. yüzyıl şairleri Doğu’yu yani klasik Arap şiirini biçim ve içerik açısından taklit etmenin yanı sıra Endülüs’ün doğal güzelliklerini de tasvir etmişlerdir. Buna ek olarak şiire üslup ve konu bakımından birtakım yenilikler getirmişlerdir. Taklitten kurtulma dönemi olarak da adlandırılabilen bu dönem şairleri arasında İbn Zeydûn (ö.463/1071) ve İbn ‘Ammâr (ö.479/1086) gibi isimler zikredilebilir. XII. yüzyıl ile birlikte Endülüslü Arap şairler klasik tarzın hâkim olduğu üsluptan uzaklaşarak müzikal tonun hissedildiği, ahenkli, basit ve anlaşılır lafızlar içeren kendilerine has üsluplar ve içerikler geliştirmişlerdir. Bu şairler arasında İbn Abdûn (ö.529/1134), İbn Hafâce (ö.533/1139), İbn Bakî (ö.540/1145) gibi dönemin önde gelen isimleri sayılabilir. Yukarıda bahsi geçtiği üzere İbn ‘Abdirabbih, neo-klasik dönem yani Doğu’yu taklit dönemi şairlerindendir.

Anahtar Kelimeler:

Examples Of Poetry and Poetry
2020
Yazar:  
Özet:

The Iberian Peninsula is known as Endulus, which is located in the southwest of the European continent and is now located by the states of Spain and Portugal. There are different opinions about the meaning of the name and why it is given to this area. The first of these is the name Hz. Noah’s grandson, Andulus, was a thousand to the thousand to the thousand to the thousand to the thousand. According to this point of view. And Noah’s grandson, Andalus, was the first man to settle in the Iberian peninsula. This is the name of the city, which is named “Thousand Years” and is called “Thousand Years”. The second point of view is that the region where the Vandalans, who belong to the Eastern Germen, live, is given the name Endulus. The Vandalers living between the Vistul and Oder rivers in eastern Germany, V. At the beginning of the century, they migrated from the north to the south to the Cebel-i Târık Gulf and passed from here to Africa. The northern Africans gave this name to the south of the Iberian Peninsula where the Vandal arrived. After the conquest of Spain by the Arab commander Târik b. Ziyad (102/720) the entire area extending from the Cebel-i Târik to the Pyrenees mountains was named Endulus. He is the wicked, the wicked, the wicked, the wicked, the wicked, the wicked. The name Endulus, which covers the provinces, has become widely used by different nations over time. During the time of the Emevian Khalifa of Spain, Velid b. Abdilmelik (96/715) after the conquest by Muslims, the Muslim Indulus State was established in the region. Abdurrahmân ed-Dâhil In the period of 172/788, as well as the political stability of the region, cultural activities were carried out in this region. One of the cultural activities that attracted attention in this period is the translation movement initiated by the Indu-Sud Arabs. In the framework of these activities, the Indus Arabs translated the works of ancient Greek medicine and philosophy into their own languages and added their valuable honours to these translations. Scientific activities in the region have soon caused the interest of Western Europe to shift into Arabic geography and Arabic language. As a result, the Muslim Endulus State has become a bridge that allows ancient Greek resources to reach Western European researchers. In this period, there have also been a number of innovations in literature, especially in the poem style. But the novelty in the poem style has not suddenly been the imitation of ancient Arab poetry, the reconstruction of ancient Arab poetry and the long process that covers the original poetry periods far from imitation. The "classic period" poets, in which the ancient Arab poetry is imitated, which can also be called the time of imitation of the East, have written poems in the classical case format as both content and structure. and VIII. This is one of the greatest poems of the world, and the greatest of the world, the greatest of the world, the greatest of the world, the greatest of the world.It is possible to count the names such as Judge B. Hisham (p.961/979) and Abbas B. Nâsih (p.238/853). by Miladi IX. At the beginning of the century, the Indulish poets who were able to get rid of the imitation of the East were able to present new and original poems. For the first time in Endulus, the kind of agreement that appears and is written to be composed is also within this scope. As a literary species, the alleged conversations that were first revealed by Mukaddem b. Mu'afâ al-Kabrî (p.299/912) include subjects such as gazel, imaging and amriyât processed in the classical Arab case. Although in the subject matter it appears similar to the poems of the ignorant, it is quite different from the classical poems in the form, i.e. in the form of the wheat and the layout of the cage. In the first quarter of the Xth century, it is seen that the Arab poems of the classical period began to reimulate Arab poems. This “touch movement” is not limited to the poems built in the ignorance period and includes the poems of the Abbasi period, where Arab literature has reached its peak in poems and generations. by Ibn Hani. 362/983), Ibn Şüheyd (p.426/1035) and Ibn Derrâc (p.421/1030) and Ibn 'Abdirabbih (p.426/1035) which is the subject of the work. The period represented by the poets as 328/940 is called the "neoclassical" period. The XI. The poets of the century, in addition to imitating the East, the classical Arabic poetry, in terms of form and content, also depicted the natural beauty of Endulus. In addition, they brought a lot of poems and novelty in terms of the subject. Among the poets of this period, which can also be called the period of exemption from imitation, can be mentioned names such as Ibn Zeydûn (e. 463/1071) and Ibn Amr (e. 479/1086) . by XII. Thro the century, the Indus Arab poets have developed their own style and contents, which contain harmonious, simple and understandable words, where the musical tone is felt, away from the style in which the classic style is dominated. Among these poets can be the leading names of the period, such as Ibn Abdûn (e.529/1134), Ibn Hafâce (e.533/1139), Ibn Bakî (e.540/1145). As mentioned above, Ibn ‘Abdirabbih is one of the poets of the neo-classic period, the time of imitation of the East.

Anahtar Kelimeler:

Atıf Yapanlar
Bilgi: Bu yayına herhangi bir atıf yapılmamıştır.
Kilis 7 Aralık Üniversitesi İlahiyat Fakültesi Dergisi

Alan :   İlahiyat

Dergi Türü :   Uluslararası

Metrikler
Makale : 246
Atıf : 268
© 2015-2024 Sobiad Atıf Dizini