Zengin Türk kültürü ve tarihi içerisinde, mezar taşları da önemli bir yer tutmaktadır. Zira Türkler, İslamiyet’in kabulünden önce de, öldükten sonra hayatın devam ettiğine inanmış, bu doğrultuda mezar yapıları, mezar taşları yaparak, ölülerinin ruhuna ve hatırasına, hayatlarındaki kadar saygı göstermişlerdir. Bu anlayış Türkler’de çok köklü ve zengin bir ölü gömme adeti, mezar ve mezar taşı geleneğinin ortaya çıkmasını, gelişerek devam etmesini sağlamıştır. Özellikle Göktürkler’deki heykel formlu ve ölen kişinin hayattaki vasıflarını içeren motiflerle süslü mezar taşları, Anadolu’daki soyut insan heykeli formlu mezar taşlarına kaynak olmuştur. Ancak bu milli gelenek, Anadolu’da İslami kimliğe büründürülerek, daha soyutlanmış bir şekilde devam ettirilmiştir. Anadolu’daki soyut heykel formlu eski Türk mezar taşı geleneğinin devam ettirildiği yörelerin başında Çıldır ve çevresi gelmektedir. Zengin tarihi-kültürel geçmişi ile tanınan Çıldır ve çevresinde, Osmanlı döneminden kalma mezar taşlarında sembolik içerikli motifler, özellikle baş şahidelerinin soyut heykelsi formu, Türk kültür ve inanç tarihi bakımından dikkate değer özellikler sunmaktadır
Alan : Filoloji; Sosyal, Beşeri ve İdari Bilimler
Dergi Türü : Ulusal
Benzer Makaleler | Yazar | # |
---|
Makale | Yazar | # |
---|