Bir selatin camisi olan Sa’dabad Camisi Sultan III. Ahmet’in iktidar olduğu, Lale Devri’nde (1718-1730) inşa edilmiştir. Cami, Tarihi Yarımada, Üsküdar, Eyüp gibi semtlerde değil, Lale Devri’nde önemli imar faaliyetlerinin olduğu Kağıthane’de yapılmıştır. Bu alışılagelmişin dışında yer seçimi tam da dönemin içinde bulunduğu ortamın özelliklerini yansıtmaktadır. Yüzyılın bu ikinci çeyreğinde, Osmanlı topraklarında, özellikle İstanbul’da kentsel mekanda, mimaride yeni ve farklı kalıplar denenmektedir. Lale Devri, Batı etkilerinin yapılı çevrede ilk ve naif etkilerinin ortaya çıktığı dönemdir. Binalarda kapı, pencere, yazıt vb ayrıntılarda ilk kez Klasik Osmanlı mimarisi tutumunun dışına çıkan bezeme programları uygulanmış, kentsel mekanda odak noktası yaratan meydan çeşmeleri, sebiller inşa edilmiş, sur dışında imar faaliyeti önem kazanmıştır. Dönemin en etkili uygulaması, Tarihi Yarımada dışında, Haliç’e akan, Kâğıthane Deresi kıyısında inşa edilen Sa’adabad Sarayı’dır. Sa’dabad Camisi, Sa’dabad Sarayı içinde 1135/1722 yılında inşa edilmiştir. Cami, III. Selim (HD. 1789-1807) ve II. Mahmut (HD. 1808-1839) dönemlerinde onarım görmüştür. İlk caminin nasıl bir mimariye sahip olduğu bilinmemektedir. Çünkü günümüzde var olan cami, Abdülaziz (HD. 1861-1876) tarafından 1279/1862 yeniden yaptırılmıştır. Bu nedenle yapı, Aziziye Camisi olarak da adlandırılmaktadır. Bu son caminin mimarı Batılılaşma döneminin önemli imar hareketlerinde imzası olan Balyan Ailesi’dir. Mimar Sarkis Balyan’ın kardeşi Agop Balyan ile birlikte Sa’dabad Camisi’ni yaptığı kabul edilmektedir.
Alan : Mimarlık, Planlama ve Tasarım
Dergi Türü : Ulusal
Benzer Makaleler | Yazar | # |
---|
Makale | Yazar | # |
---|