Fatih Sultan Mehmed’in çakırcıbaşısı olarak tanınan Çakır Ağa hakkındaki bilgiler sınırlıdır. Üsküp doğumlu olan Çakır Ağa II. Murad Dönemi’nde Bursa subaşılığı görevinde bulunmuş; İstanbul’un fethine katılmış, daha sonra İstanbul subaşılığı görevinin yanı sıra sekbanbaşı, çakırcıbaşı olmuştur. Adı, 1480 tarihli vakfiyesinde Çakır Ağa bin Abdullah olarak geçmektedir. Çakır Ağa yaptırdığı birçok mimari eserle II. Murad ve özellikle Fatih Sultan Mehmed döneminde bâni olarak öne çıkmaktadır. Bursa, Edirne ve İstanbul’da eserler yaptırmış olan Ağa’nın Bursa’da bir cami ve hamamı, Edirne’de bir camisi, Silivri’de zaviye ve hanı ile İstanbul’da beş camisi bulunmaktadır. Bursa ve Edirne’deki eserleri değişikliklerle de olsa günümüze ulaşmış; Silivri’deki yapıları günümüze gelmemiştir. İstanbul’da sur içinin farklı noktalarında yer aldığı anlaşılan camilerinden Kapalıçarşı, Cibali ve bu çalışmada tespit edilen Edirnekapı’daki camisi değişikliklerle günümüze gelmiştir. Çakır Ağa bu yapılarıyla özellikle fetih sonrası İstanbul’un imarında etkili olmuş olmalıdır. Çakır Ağa’nın baniliğinde inşa edilen yapıların büyük çoğunluğunu küçük ölçekli mescitler oluşturmaktadır. Büyük çoğunluğunu mescitler oluştursa da Çakır Ağa han, zaviye, hamam gibi dönemin diğer yapı tipolojilerini örnekleyen yapılar da yaptırmıştır. Bu makalede Çakır Ağa’nın bânilik yönü ele alınarak basılı kaynaklar ve Osmanlı Arşivi’nde bulunan belgeler ışığında, yeni tespit edilen verilerle eserleri toplu bir şekilde tanıtılmış, değerlendirme yapılmıştır.
The information about the Chakra Network, known as Fatih Sultan Mehmed's chakra, is limited. Born in the 2nd edition. During the Murad Period, he served as the Bursa Subsidiary; he participated in the conquest of Istanbul, later as the Istanbul Subsidiary, as well as the Sekbanbaşı, was the Chakrcıbaşı. His name passes to the 1480 foundation of Çakır Ağa bin Abdullah. Many of the works that he has made in the 2nd edition. Murad, and especially Fatih Sultan Mehmed, stands out as a bani in the period. There are a mosque and hamam of Ağa in Bursa, which has done works in Bursa, Edirne and Istanbul, a mosque in Edirne, a mosque in Silivri and five mosques in Istanbul. The works in Bursa and Edirne, though with changes, have reached today; the structures in Silivri have not reached today. In Istanbul, from the apparent mosques that are located at different points of the wall, the closing, Cibali and the mosque in Edirnekapı found in this work have come to the present day with changes. The Çakır Network should have been effective in the construction of Istanbul, especially after the conquest, with these structures. The large majority of the buildings built in the basement of Çakır Ağa are small-scale mosques. The majority of them are mosquitoes, but the Chakr Ağa has also built structures that are the examples of other structures of the time, such as Han, Zaviye, Hamam. In this article, the direction of the banality of the Çakır Ağa is addressed in the light of printed sources and documents in the Ottoman Archive, the newly identified data and the works have been presented collectively, evaluation has been made.
Dergi Türü : Uluslararası
Benzer Makaleler | Yazar | # |
---|
Makale | Yazar | # |
---|