Geleneğimizde hadis usûlüne dair pek çok eser yazılmıştır. Bu eserler, mütekaddimûn ve müteahhirûn dönemi olmak üzere iki gruba ayrılırlar. Mütekaddimûn dönemi hadis usûlü eserleri, ihtiva ettikleri her tür bilgiyi kaynağına senediyle birlikte isnat ederken, müteahhirûn dönemi eserlerde bu özellik bulunmamaktadır. Bu farklılık, her iki dönemde de yazılan eserler için ayırt edici bir özelliktir. Yaygın kanaate göre mütekaddimûn dönemine ait ilk eser, Râmehürmüzî’nin (ö.360/971) el-Muhaddisu’l-Fâsıl Beyne’r-Râvîve’l-Vâ’î adlı eseridir. Ancak günümüze ulaşmamakla birlikte bu eserden önce Ali el-Medînî’nin (ö.234/848) İlmu’l-Hadis adında bir eser yazdığı kaynaklarda geçmektedir. Ayrıca günümüze ulaşmış olan Ebû Îsâ et-Tirmizî’nin (ö.279/892) İlelü’s-Sağîr adlı eseri de zannedildiği gibi bir “ilel” eseri olmayıp, aksine hadis usulüne dair bir eserdir. Nitekim bu eserle ilgili yaptığımız incelemede, eserin illetli rivâyetleri toplayan bir eser olmayıp hadis usûlünün bazı temel konularını ihtiva ettiği görülmüştür. Bu çalışmamızda, Ebû Îsâ et-Tirmizî’nin İlelu’s-Sağîr adlı eserini hadis usulü yönünden incelemeye çalıştık.
Alan : Eğitim Bilimleri; Güzel Sanatlar; Hukuk; İlahiyat; Sosyal, Beşeri ve İdari Bilimler
Dergi Türü : Uluslararası
Benzer Makaleler | Yazar | # |
---|
Makale | Yazar | # |
---|