Kullanım Kılavuzu
Neden sadece 3 sonuç görüntüleyebiliyorum?
Sadece üye olan kurumların ağından bağlandığınız da tüm sonuçları görüntüleyebilirsiniz. Üye olmayan kurumlar için kurum yetkililerinin başvurması durumunda 1 aylık ücretsiz deneme sürümü açmaktayız.
Benim olmayan çok sonuç geliyor?
Birçok kaynakça da atıflar "Soyad, İ" olarak gösterildiği için özellikle Soyad ve isminin baş harfi aynı olan akademisyenlerin atıfları zaman zaman karışabilmektedir. Bu sorun tüm dünyadaki atıf dizinlerinin sıkça karşılaştığı bir sorundur.
Sadece ilgili makaleme yapılan atıfları nasıl görebilirim?
Makalenizin ismini arattıktan sonra detaylar kısmına bastığınız anda seçtiğiniz makaleye yapılan atıfları görebilirsiniz.
 Görüntüleme 206
 İndirme 52
 Sesli Dinleme 2
Fars Şiiri Mi Farsça Şiir Mi Klâsik Türk Şiir Geleneğinin Oluşumu ve Sınırları Hakkında Düşünceler
2003
Dergi:  
Bilig Türk Dünyası Sosyal Bilimler Dergisi
Yazar:  
Özet:

Türk edebiyatının en uzun dönemini oluşturan klâsik Türk edebi­yatının sınırları, içeriği, tanımlanması ve isimlendirilmesi hakkında prob­lemler vardır. Bu problemlerin temel olarak, yazı dilini esas alan sınıflan­dırmadan kaynaklandığı anlaşılmaktadır. İslâmiyet dairesine giren milletlerin el birliği ile hemen her alanda gerçek­leştirdikleri büyük gelişmelere paralel olarak, Islâmiyetten sonra 10. asır­dan itibaren Horasan ve Mâverâünnehir merkezli ortak bir edebiyat oluş­muştur, islâm kültür ve medeniyetinin başlangıcında oluşturulan ve klâsik Türk edebiyatının da kökenini teşkil ettiğini düşündüğümüz bu ortak ede­biyatın dili, tarihî zaruretler gereği Farsça olmuştur. Bu edebiyat/şiir gele­neğinin, daha sonra Anadolu'da yeni bir yazı dili (Batı Türkçesi) ile devam ettirildiğini ve 20. yüzyıla Türkler tarafından taşındığını söylemek müm­kündür. Fakat şiir geleneğini göz ardı eden, buna karşılık dil farklılığını öne çıkaran tasnifler sonucunda klâsik Türk edebiyatının geçmişi karanlık­ta kalmış ve bu edebiyat bir taklit olarak değerlendirilmiştir. Yeterli biri­kim ve malzemeden yoksun bir şekilde, daha çok Batılı kaynaklarda orta­ya konan ve bize de fazlaca incelemeden adapte edilen bu değerlendirme­ler, edebiyat eğitim ve öğretiminde kalıplaşmış bir şekilde varlığını devam ettirmekte ve büyük bir kısır döngüye sebep olmaktadır. Bu yüzden konu­nun 20. asrın ortalarından bu yana yapılan çalışmaların ışığı altında tekrar ele alınmaya ihtiyacı vardır. Bu yazıda, ortak İslâmî edebiyatın tarihî seyri; Türklerin bu ortak edebi­yattaki yeri ve klâsik Türk edebiyatının kökeni ortaya konulmaya çalışıl­mış ve sonuç olarak yazı dilini esas alan tasnif yönteminin Türk edebiya­tının sınıflandırılmasında tek başına yeterli olamayacağı kanaatine varıl­mıştır

Anahtar Kelimeler:

Atıf Yapanlar
Bilgi: Bu yayına herhangi bir atıf yapılmamıştır.
Benzer Makaleler






Bilig Türk Dünyası Sosyal Bilimler Dergisi

Alan :   Sosyal, Beşeri ve İdari Bilimler

Dergi Türü :   Uluslararası

Metrikler
Makale : 1.278
Atıf : 8.988
© 2015-2024 Sobiad Atıf Dizini