Medya kültürel değişmelerin etkin araçlarından biridir. Medyanın en önemli araçlarından televizyon bu dönüşümlerin merkezinde yer almaktadır. Özellikle son yirmi yıl içerisinde etkinliğini her geçen gün arttıran televizyon, geleneksel kalıpların değiştirildiği, yeni geleneklerin meydana getirildiği medya aracıdır. Geleneksel kültüre ait yaşam biçimleri, anlatı türleri bağlamsal dönüşümler geçirmiştir. Yapılan araştırmalarda çoğunlukla televizyon geleneksel kültür için bir tehlike olarak görülmüştür. Televizyonun halk kültürünü bozduğu, yok ettiği iddia edilmiştir. Bu çalışma televizyon ile halk kültürü arasındaki ilişkileri ele almaktadır. Televizyonun halk kültürü üzerindeki etkisi televizyon örnekleri üzerinden değerlendirilmeye çalışılmıştır. Çalışma sonucunda televizyonun kültürü besleyen bir araç olduğu kanaatine varılmıştır. Televizyon halk kültürünü yeniden biçimlendirmektedir. Bağlamı değişen halk kültürü yeni bir bağlamda varlığını devam ettirmektedir. Televizyon halk kültürü için bir tehlike olarak görülmemelidir. Televizyon günümüzün etkin kültür yaratıcı ve aktarıcısıdır. Geçmişte halk edebiyatı aktör ve anlatıları tarafından üstlenilen işlevler, günümüzde televizyon tarafından yerine getirilmektedir. Bu bakımdan televizyondan kültürün aktarım ve yaratım sürecinde etkin biçimde yararlanılmalıdır.
Media is one of the effective tools for cultural change. One of the most important means of the media is television at the heart of these transformations. Television, which has increased its effectiveness on a daily basis over the past twenty years, is a media tool where traditional patterns are changed and new traditions are created. Traditional life styles of culture, narrative species have undergone contextual transformations. Research has mostly seen television as a danger to traditional culture. It has been said that television has destroyed and destroyed the public culture. This study discusses the relationship between television and public culture. The influence of television on public culture has been tried to be assessed by examples of television. The study found that television is a tool that feeds the culture. Television is re-forming the public culture. The change of culture continues to exist in a new context. Television should not be seen as a danger to the public culture. Television is today’s active cultural creator and broadcaster. The functions taken by the actors and narratives of public literature in the past are now performed by television. In this regard, television should be effectively used in the translation and creation process of culture.
Alan : Eğitim Bilimleri; Sosyal, Beşeri ve İdari Bilimler
Dergi Türü : Ulusal
Benzer Makaleler | Yazar | # |
---|
Makale | Yazar | # |
---|